366 ÜZERİNE
Kaç gün’dür 366 kişi’nin ne olacağı hakkında büyük tartışmalar yaşanıyor.
Geçmişte işden durdurulan biri olarak bu arkadaşları en iyi anlaya bilen kişi ben olacağıma inanıyorum.
Ancak fırsat eşitliğine tabi tutulmadan yapılan bu istihdamlara insanın isyan etmemesi elinde değil.
Bu insanlar işe alınırken sadece ama sadece delege oldukları için veya ocak başkanı çocuğu yakını olduğu için işe alındı.
Geçmişte bende durduruldum dedim ya şimdi yazıyı okurken sizler sende allah bilir kimin yakınıydın diyeceksiniz.
Bakın değerli arkadaşlar ben 2007 yılında işe alınırken Telefon dairesinde yeniden bir yapılanma başlamıştı.
Bu yapılanmanın başlaması ile emekliye çıkan kişilerden boşalan kadrolar ile birlikte ben işe alındım. Aynı zamanda da adama göre iş değil işe göre adam alınmıştı o dönemde.
Nedeni ise ben halk arasında yapıcı olarak bilinen mesleğe sahibim aslen ve o dönemde’de yapıcı eksikliğinden dolayı işe alınmıştım ve dairede mesleğimi yapıyordum.
Bir gün sabah işe gitmek için yoldaiken telefonum çaldı ve amirim içeri geldiğin zaman arşive çık dedi bana.
Tabiiki anlamıştım nedenini çünkü Ulusal Birlik Partisi’nin beni bir CTP’li olarak işten durduracağını biliyordum.
Nedeni ise tamamen görüş farkı idi.
Şuanda ise yine aynı Ulusal Birlik Partisi o dönemki genel başkanı ve başbakanı kurultayda genel
başkan ve başbakan olarak kala bilmek için yaptı bu istihdamları.
Yani devletin imkanlarını kendi çıkarı için kullandı.
Yukarıda yazdığım gibi benim gibi mesleği olup’ta işe alınan yoktur aralarında.
Tamamen bireysel çıkar için işe alındılar.
Bu yanlışlık tamamen o dönemin iktidar partisi’nin hatasıdır.
Bunun suçlusuda aynı zamanda bu hadiselerin yaşanmasına müsade eden Ulusal Birlik Partisi’nin içerisinde de bulunan o dönemin bakanları ve vekilleridir.
Dün meclis önüne yürü bu durdurulacak olan kişiler bazı sendikalar ile.
Peki ben burdan siz okuyucuların huzurunda sorarım bu sendikacılara.
Ben ve benim gibi kişşiler durdurulurken neredeydiniz söyleyin ey sendikacılar nerdeydiniz?
Nerdeydiniz söyleyim siz değerli okuyuculara sendika lokallerinde oturup kocaman bir “HİÇ” yapmakla meşkuldünüz.
Nede olmasa CTP’li dir bırakın ne olursa olsun dediniz ve kılınızı kıpırdatmadınız.
Bu yüzden size bir sendikaya söylene bilecek en ağır lakırdıyı söyleyeceğim siz sadece ama sadece “SARI” sendikasınız.
Değerli okuyucu arkadaşlar bilinmelidirki fırsat eşitliğine tabi tutulmazsa bu istihdam işi bu memlekette hiç bir şey düzelmeyecektir.
Kamu reformu yani kamuda çalışan herkesin işleyerek performans artırarak halka iyi hizmet verebilmesi için artık kamu hizmeti komisyonun yapacağı sınavlar ile işe girilmesi gerekir.
Nedeni ise adama göre iş değil işe göre adam alınmasını sağlamak içindir’ki kamu halka sağlıklı bir şekilde hizmet vere bilsin.
Günün Sözü
Tavşan kaç Tazı tut = UBP
Günün Fıkrası
Siyaset
Bir karadenizli, bir kayserili ve bir diyarbakırlı ayni trafik kazasında ölmüş..
Cenazeleri kaldırılmış. iki-üç gün gecmis, bir de bakmışlar ki karadenizli, çıkmış mezardan, üstünü
silkeleyerek geliyor. Önce büyük bir panik yasanmış haliyle, sonra bakmıslar bayağı kanlı canlı,
cesaret edip yanına yanasmıs ve merakla sormuslar:
- Yahu sen öteki dünyadan nasıl geri döndün? Anlatmış:
- Öte tarafta da işler buradaki gibi yürüyormus meğer, rüşvet, haksızlık, yolsuzluk...
Geri göndermek icin 5 bin dolar istediler, bastım parayı geri geldim.
- eee, diğer iki arkadaş niye gelmedi?
- Vallahi ben gelirken, kayserili hâlâ "3.500 dolara olmaz mı, yap bir indirim de ayağımız alışsın!' diye pazarlık ediyordu.
- Ya diyarbakırlı?
- O da 'ben vermem, devlet versin!' diye inat ediyordu.
Günün Fotorafı