Bu yıl 6’ncısı yapılan Lapta Turizm Festivali münasebetiyle kim bilir, ülkemizin tanınmış turizmcilerinden Aziz Kent (Con Aziz) neler düşündü, ne tür duygulara kapıldı?..


   Dillirga’dan çıkmış, kendisini İngiltere’de geliştirmiş, sonra da ülkesine dönerek, bir şeyler yapabilmenin heyecan ve azmiyle kolları sıvamıştı…



   Otelciler Birliği Fahri Başkanı Aziz Kent, geçen gün bir televizyon programında İngiltere’ye gidiş ve yatırım amacıyla Kıbrıs’a dönüş maceralarını anlattı…



   Turizm sektörü ile ilgili çeşitli konulara değinirken, turizmin devlet politikası haline getirilmesi gerektiğini söyledi, Kıbrıs Türk Hava Yolları’nın (KTHY) batmasının bazı kesimleri sevindirdiğine işaret etti. Bu arada charter seferlere önem verilmesi gerektiğini vurguladı. 



   Esasında KTHY’nin malum durumundan sonra charter seferlerin arttığı bir gerçektir. Ama ‘Fazla nurun göze ne zararı var?’ kabilinden daha da artırılması, elbette KKTC turizmine, dolayısıyla ekonomiye daha büyük katkı sağlayacaktır. 


   Bu ülkede en zor koşullarda risk alarak, turizm yatırımı yapanların bugün haklı olarak sitemde bulunmalarında hiç mi haklılık payı yoktur?..


   Onlar, yoktan var edenlerdir. Kimileri Güney’de edindiği deneyimleri Kuzey’e geçtiğinde kullanmış, gece gündüz çalışarak, eserler yaratmış ve bunları KKTC’ye kazandırmışlardır. 



   Koşulların iyileştirilmesiyle buraya akın edenlerle, kötü koşullarda risk alarak yatırım yapanları aynı kefeye koymamak lazım. 


   Esas üzerinde durmak istediğimiz, Con Aziz’in Kalkınma Bankası ile ilgili görüş, düşünce ve önerileri… 


   “Kalkınma Bankası’na yıllardır borç ödüyorum. Ödemeye başladığımda 60 yaşındaydım, şimdi 80 yaşına geldim. 12 bin TL’lık borç 12 milyar TL’ye yükseldi. Banka halen yapılandırmaya gitmiyor. Kalkınma Bankası yeniden yapılandırılmalı” diyen Kent, şunları ekliyor:


   “Bu faizlerle insanlarımız eriyip gidiyor, intihar ediyor, göç ediyor.” 


   Banka ve faiz olayından fazla anlamadığımızdan, KIBRIS’ın ‘Ekonomi’ ekinin editörü Artun Çağa arkadaşımıza sorduk. O da yapılandırmanın gerekli olduğunu ifade ederek, Aziz Kent’in haklı olduğunu söyledi.


   Diyoruz ki, çözüm olsa da olmasa da, turizm sektörü bu ülkenin geleceğine damgasını vuracaktır, vurmaktadır da!..

   Zaten çeşitli ülkelerden gelerek buradaki üniversitelerde öğrenim görmekte olan öğrenciler de aynı kategoriye girmiyor mu?.. 

   Kuzey Kıbrıs, belki de tanınmamışlığın avantajıyla turizmde çok daha fazla ilgi çekebilecek bir konuma sahiptir.    Çünkü turist, artık bilinmeyeni keşfetmek ister. Kendisini cezp edecek yeni coğrafyalar arayışındadır. Yeter ki onlara ulaşılabilsin, gerekli pazarlama yapılabilsin. 

   Dünyanın en güzel yerlerinden biri olan bu cennet adada turizm patlamasından herkes nasibini alabilir. Ama öncelikle Aziz Kent’in de işaret ettiği gibi, turizm bir devlet politikası haline getirilmelidir.   


   En basiti, Tanrı’nın bize bir nimeti olan Karpaz’daki hür eşekleri bile turizme kazandıramadık. O konuda bile kalıcı bir politika üretemedik. Halbuki en güzel bir şekilde organize etmekle, pazarlamasını da yaparak, dünyanın her yanından on binlerce turisti sırf bu amaçla bu ülkeye çekmek o kadar zor mudur?..