Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Bakü’yü ziyaret eden 200 kişilik kafilenin sırrı halen çözülemedi...

Gittiler, etkinliklere katıldılar, yediler, içtiler ve dündüler!

Hepsi bu...

Listeyi kim, hangi kurum, hangi kıstaslara göre belirledi gizliliğini koruyor!

Tüm liste niye açıklanmıyor hayli manidar...

Bu işin sırrı pek çözüleceğe de benzemiyor!

Niye çekiniyorlar onu da anlamak mümkün değil...

Bu yoksa bir devlet sırrı mı dersiniz!

Öyle değil mi ya ansızın 200 kişilik bir liste belirlendi ve Bakü’ye uçtular...

200 kişilik değil 2 bin kişi gitsinler!

Ama bu gizlilik niye?

Bu arada merak etmiyor da değiliz...

Bakü’den de KKTC’ye böyle geniş katılımlı bir ziyaret gerçekleşecek mi?

Başımızın üstünde yerleri var...

Hatta gelsinler onları otellerde değil evlerimizde ağırlayalım!

Peki Aliyev de KKTC’ye gelecek mi, ya da gelebilecek mi?

Nerede o günler!

...

Son 10 gündür çok ciddi ihbarlar gelmeye başladı...

Özellikle de Girne bölgesinden!

Sorular son günlerde yoğunlaşmaya başladı...

Bakü’ye kaç kişi gitti kaç kişi geri döndü?

Önce bu ne biçim soru diye kendi kendimize sorduk...

Çok da anlamlı bir şey çıkaramadık!

Saksı sonradan düştü...

İddialara göre 200 kişilik listede bazı hekim arkadaşlar da varmış!

Kafilede onlar da varmış ancak gittikleri gibi geri de dönmemişler...

Ne işleri varmış orada diye bu kez biz onlara sorduk!

Sahte reçete olayı diye yanıt verdiler...

Sıra onlara gelecek endişesiyle bir şekilde listeye isimlerini dahil etmişler ve ciddi bir hazırlık yapıp Bakü’ye gitmişler!

Hiçbir etkinliğe de katılmamışlar...

Şimdi listeyi kim hazırlayıp onayladıysa artık onlara sormak gerek!

Bu listeyi kim belirledi?

Sahte reçete skandalına karışan ya da isimleri sonradan deşifre olacak olan bir takım hekimler de var mıydı?

Lütfen muhaceret kayıtlarını inceleyip kaç kişi gitti kaç kişi geri dönmedi bir zahmet bunu açıklayıverin...

Yeter ki söylentiler ve ihbarlar son bulsun!

...

Geçenlerde bir okurdan mesaj aldık...

Daha doğrusu bir şikayet mektubu!

Ö.A. adlı okurumuz aynen şunları yazmış;

“Sevgili Levent bey...

Yıllardır sağduyunuza ve ferasetinize duyduğum saygıyla sizi takip ediyor yazılarınızı okuyorum, kimselerin parmak basmadığı konuları cesurca gündeme taşımanızı taktire şayan buluyorum...

Ben 2 çocuk annesi Kıbrıslı bir kadınım, çocuklarımı doktora psikoloğa ve psikaytra götüren bir anneyim.

Bir özel hastane bünyesinde çalışmayan özel muayenehanelerde sıklıkla karşılaştığım bir durumu size aktarmak isterim...

Ne yazık ki bir çoğu post cihazı kullanmıyor artık yani moda sadece nakit veya iban vererek ödeme alıyorlar.

Burada anladığım şey ben ısrarla talep etmediğim zaman asla fatura alamayışımız.

Bir sürü arkadaşımla yaptığım konuşmalarda bu durumun yaygın olduğunu teyit etmiş bulunuyorum.

Lütfen bunu gündeme getirip sesimiz olunuz, belki birileri buralarda denetim yaparak bu işe bir son verir.

Artik vergi kaçıran insanlardan yıldık, ülkede herkes vergiden kaçınsın sonra devletten hizmet gelmeyince şikayet etsin, bunu söylediğim zaman da aman daha büyükleri deveyi hamuduyla götürüyor diyorlar.

Ben topyekun temiz ve dürüst olmaya inanırım, hırsızlığın büyüğü küçüğü olmaz.

Teşekkür ediyorum, kaleminize yüreğinize sağlık...”

Gerçekten de araştırılması, soruşturulması gereken bir konudur bu...

Ateş olmayan yerden de duman çıkmazmış!

Bundan böyle top artık Maliye’nin kucağındadır...

...

İş adamı Omaç Cin geçenlerde satılan araziler konusunda önemli açıklamalarda bulundu...

Yabancılara satılan araziler konusunda!

Devlet erkanının önemsemediği ortada...

Ama biz önemsiyoruz ve dikkate değer buluyoruz!

Çeşitli bölgelerden yoğun şikayetler geliyor, yakında topraksız kalacağız diye...

Ama yine devlet erkanı yabancılar aldıkları toprakların çok fazla olmadığını söyleyerek geçiştiriyorlar!

Demek ki onların elindeki bilgiler böyle...

Ama Omaç Cin ima ediyor ki topraklar bazı Kıbrıslı Türk avukatların üzerine alınıyor!

Yine Cin’in iddiasına göre bir avukat arkadaş 300 dönüm kadar arazi almış...

Milyonlarca sterlin demektir bu!

Bu işte kesinlikle bir hinlik vardır...

Siz uyumaya devam mı edeceksiniz?

O da sizin sorununuz!

MESAJ KUTUSU

Sayın Dursun OĞUZ, Bakü ziyaretine gidip de dönmeyen bazı doktor arkadaşlar konusunda son haftada ciddi ihbarlar yapılmaya başlandı. Muhaceret kayıtlarında giriş ve çıkışları mercek altına alırsanız gerçekler de ortaya çıkacaktır, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi için iyi bir amme görevi olacak...

...

Sayın Özdemir BEROVA, bazı özel hastane ve kliniklerde hizmet veren işletme ve hekimlerin post cihazı kullanmadıkları yönünde vatandaş tarafından şikayet mesajları gelmeye başladı. Bu konuda özel hekimlere bir genelde yazarak yasalar çerçevesinde işlem yapmalarını bildirmeniz isteniyor...

...

Sayın Hasan KILIÇ, DAÜ’nün çiçeği burnunda yeni rektörü olarak daha ilk günden rektör yardımcıları konusunda baskı altında kaldığınız yönünde haberler sosyal medyada yoğun eleştirilere neden oldu. Bu konuda yanlış anlaşılmalara ve yorumlara neden olmamak için küçük de olsa bir açıklama iyi olacak...

...

Sayın Ertuğrul TOROSLU, maddi sıkıntılardan ötürü ucuz tatili tercih eden karavancılar için onları dışlamak yerine yer konusunda yardımcı olmanızı isteyen çok sayıda mesajlarınız gelmeye başladı. Herkesin 5 yıldızlı otellerde tatil yapacak gücü olmadığı için girişimde bulunmanız öneriliyor...

...

Sayın Hürol ÜŞÜMÜŞ, DPÖ’deki makamınızdan her ne kadar alınmış olsanız da kurumun en tecrübeli ve donanımlı bir elemanı olarak makamsız da önemli katkılarınız ve icraatlarınıza devam edeceğiniz konuşulmaya devam ediyor. Devlete verilen hizmette illa ki makamda olmak şart olmasa gerek değil mi?

...

Sayın Gülşah Sanver MANAVOĞLU, şu anda mecliste bulunan çoğu vekilden daha aktif siyasetin içinde olmanız ve manidar açıklamalarınız dikkatlerden kaçmıyor olsa gerek ki sizi takip edenlerden teşekkür mesajlarınız gelmeye başladı. Sevenleriniz önümüzdeki seçimlere sıkı çalışmanızı istiyorlar...

...

Sayın Sadık GARDİYANOĞLU, Lefkoşa’da bir markette kasiyerlere oturma yasağı getirildiği yönündeki şikayetler iyice yoğunlaştı. Sadece orada değil tüm marketlerde denetimleri yoğunlaştırmanız ve emekçinin paklarına sahip çıkmanızı gerektiğini belirten bildirimler yapılıyor...

...

Sayın Ahmet AYDIN, Girne’de ölümlü kaza ile neticelenen trafik ışıkları önündeki kazanın sorumlusu olarak Trafik Dairesi Müdürlüğü’nün sorumlu olduğu yönünde ihbarlar yapılmaya başladı. Demek ki bundan böyle sadece orası değil tüm ışıkların bulunduğu bölgelerde devlet artık kendini göstermelidir değil mi?

...

Sayın Serdar DENKTAŞ, CTP’nin başlattığı eylemler zincirinde ön saflarda yer alarak boy göstermeniz bazı iç ve dış makamlara önemli bir mesaj olarak yorumlanmaya başladı ve tabi ki kafalarda fena halde karıştı. Bu arada genelde çoğunluk Cumhurbaşkanlığı seçimlerine değil aktif siyasete geri dönmenizi isteyen mesajlar göndermeye başladı, haberiniz olsun istedik...

...

Sayın Erhan ARIKLI, yatın kalkın dua edin ki geçirdiğiniz trafik kazasında yaralanan yayanın burnu bile kanamadı. Aksi olsaydı sizi bir türlü hazmedemeyenlerin gazabına uğrar bombardıman atışına tutulurdunuz. Verilmiş sadakanız varmışdoğrusu gelmiş geçmiş olsun...

...