Devleti dolandırmak için eczane açmışlar...

Levent Özadam - Mesaj Kutusu

leventozadam@gmail.com

Önce güzel haber...

Sahte reçete olayı patlak verip de tutuklamalar başlayınca Sigortalar Dairesine gönderilen reçetelerde yüzde 30 civarında bir azalma görüldü!

Bu da demektir ki başlatılan operasyon bir çoğunu tedirgin etti geri adım atmak zorunda kaldılar...

Bir önemli gelişme daha;

Polis çok sıkı bir soruşturma başlatıp da tutuklamalar başlayınca bu işe bulaşanlar artık kendileri gidip teslim olmaya başladılar!

Büyük ihtimalle itirafçı haklarından yararlanmak istiyorlar...

...

Burada en önemli soru şikayetlerin 2 yıl önce yapılmasına rağmen bu sürede niye bu işin üstüne gidilmediği yönünde!

Bu detayı bir kenara not etmek gerek belki de daha eskilere gidilerek çok daha yeni detaylar ve isimler pek yakında ortaya çıkabilir...

Konu artık tamamen polisin kucağındadır!

Taktir etmek gerek ki polis konuyla büyük özveri göstererek ilgilenmekte, sağlık sistemi de kendileri açıldığı için soruşturmalarını bire bir yüz yüze yapmaktadır...

...

Ülke genelinde denetleme diye bir gelenek olmadığı için boşlukları dolduranlar bu işte temiz ve hazır para olduğu için sırf devleti dolandırmak için eczane açmaya başlamışlar...

Resmen aile çeteleri kurmuşlar!

Daha yolun başlangıcında olunduğu tutuklamaların devam edeceği ve çok önemli isimlerin de deşifre olacağı yönünde bilgiler alıyoruz...

Hatta yetkili birimler tutuklamalar arttıkça dolandırıcılığın boyutunun da büyüyeceğini, bu işte haksız kazancın milyarları aşacağını ifade ediyorlar!

Bu arada Başbakan ile ilgili bakanın ‘kim olursa olsun’ yönündeki talimatları iyiye işarettir...

Çünkü korkumuz siyasetin kötü gelenekleridir!

...

Siyaset derken...

Sahte reçete olayında iki siyasetçinin ismi çok anılıyor!

Örneğin Hasan Taçoy’ın eczacı olan kız kardeşi...

Bu konuda çok ciddi iddialar yapılmaya başlandı!

Taçoy’un kız kardeşi bu olaya karıştı mı diye sorularla karşılaşıyoruz...

Küçük bir araştırma yaptık Taçoy’un kız kardeşinin bu işlerle ilişkisi yok gibi görülüyor!

Tek şüphe var o da olayın başkahramanlarından Niyazi Perk’in yazdığı sayısı çok olmayan birkaç reçete...

Yüzlerce reçete ile bunu aynı kefeye koymak çok adil olmaz!

...

Bir de bir zamanlar milletvekilliği yapan Hatice Faydalı var...

Bu konuda yoğun sorular geliyor!

Son sözü elbette önce polis sonra yargı söyleyecek ama Faydalı’nın 2016 yılında da sözleşmesiz olduğu halde yazılan reçeteleri var...

Sigortalar tarafından o dönem fark edilmiş kendisi uyarılmış ve haksız kazandıklarını 3 taksitte sigortalara geri ödemiş!

Şimdi Bakan Dinçyürek ile akrabalık ilişkisi var ya...

Bakan bu işe karıştı mı karışmadı mı tartışmaları yaşanıyor!

Bu kadar da insafsız olmamak gerek...

...

Sonuçta olayın kahramanlarından Niyazi Perk önce suçunu kabul etmiş sonra da reçete yazdığı eczaneleri polise deşifre etmeye başlamıştır!

Bu da demektir ki önümüzdeki süreçte yeni suçluları ellerinde kelepçelerle görmeye devam edeceğiz...

Suçlu görülenler gibi suçlu olmayanlar da olabileceğinden polise ve yargıya güvenmekten başka bir alternatifimiz yoktur!

Herkes haber ve yorumda bulunabilir ancak birilerini bazen de siyasi nedenlerden suçlarken masumiyet karinesini de akıllardan hiç çıkarmamak gerek...

...

MESAJ KUTUSU

Sayın Özdemir BEROVA, ilk evim projesinde para bittiği için yeni kaynak için girişimde bulunulduğunu ancak hala olumlu bir yanıt alamadığınızı duyduk. Büyük umutlarla bu projeye dahil olmak isteyen gençler konuyla ilgili ayrıntılı bir açıklama beklediklerini belirten mesajlar gönderiyor...

...

Sayın Ecevit ALPER, müsteşarlık görevinden alınınca İhtiyat Sandığı Yönetim Kurulu Başkanlığına başladınız ancak bakanlık sözleşme yapmayınca bir süredir daireye gitmediğiniz konuşuluyor. Umarız yüksek makamlar sizin gibi deneyimli bir bürokratı küstürüp de büyük bir hata yapmazlar...

...

Sayın Fadıl AKSUN, talihsiz bir motosiklet kazasıyla bir süre evde istirahat etme zorunluluğu getirildiğini üzülerek öğrendik, büyük geçmiş olsun. Şu sıralar yargının sizin gibi isimlere çok ihtiyacı olduğu bir dönemden geçiyoruz tez zamanda görevinizin başınıza geçmenizi dileriz...

...

Sayın Kasım KUNİ, İskele’de bir disko önünde gerçekleşen cinayet olayına kokain meselesinin karıştığı yönünde ihbarlar yapılmaya başladı, umarız dikkatlerden kaçmaz. Bu arada sahte reçete olayında artık top tamamen sizin kucağınızda sağlıktaki sistemin de size açıldığına göre bakalım daha kaç kişi bu işlere karışmış hep birlikte göreceğiz...

...

Sayın Niyazi PERK, eczacı camiasının itirafçı olup isim vermeye başladığınız için geceleri uykuları kaçmış. Bu arada Güney’de kestiğiniz reçeteler başınızı çok ağrıtacağa benziyor, olayın merkezi haline geldiniz, bundan böyle de hakkınızda hayırlısı!

...

Sayın Oğuz KÖSE, Çalışma Bakanlığı özel kalem müdürü olarak sahte reçete olayını derinlemesine inceleyen isimlerin başında geldiğiniz, olayı bir dedektif gibi takip ettiğiniz gözleniyor. Bu arada diğer bürokratlara karşı biraz daha hoşgörülü ve anlayışlı olmanız gerektiği yönünde uyarı mesajlarınız geliyor...

...

Sayın Günay ÇERKEZ, Türkiye’den gelen hibe paralarının devlet çalışanlarının maaşlarını ödemek için kullanıldığı yönündeki açıklamanız hükümet nezdinde tepki ile karşılandı. Yakında makama çağrılabilirsiniz haberiniz olsun istedik...

...

Sayın Dursun OĞUZ, yeni sosyal konut projesini bekleyen dar gelirli vatandaşlar dairelerin özellikleri konusunda yoğun meraklı sorular yöneltmeye başladılar. Özellikle kalabalık aileler çok küçük dairelerin kendileri kapsam dışına çıkaracaklarını bunun dikkate alınmasını istiyorlar...

...

Sayın Meray DÜRÜST, Çalışma ve Güvenlik Bakanlığından bazı arkadaşlar kendilerine fazla sert davrandıkları nedeniyle tepki mesajları göndermeye başladılar. Biraz daha kibar ve hoşgörülü olmanızı istiyorlar, haberiniz olsun istedik...

...

Sayın Aydın SOYER, bir kez daha dünya evine girdiğiniz için mutluluktan ayaklarınızın yerden kesildiğini memnuniyetle öğrendik. Sevgili Seniha ile bir ömür boyu mutluluk içinde olmanızı temenni ederiz...