Zihni, Cyprus Mail gazetesinde yayımlanan makalesinde, iki bölgeli, iki toplumlu federasyon modelinin yaratabileceği zorluklara dikkat çekerek, bu modelin vatandaşlara ayrımcılık olmaksızın taşınma, yaşama ve çalışma hakkı tanıyan AB yasalarıyla çelişebileceğini belirtti.

Genişletilmiş Gayriresmi Kıbrıs Toplantısı Başladı Genişletilmiş Gayriresmi Kıbrıs Toplantısı Başladı

Annan Planı döneminde gündeme gelen “muafiyetlere” de değinen Zihni, bunların uygulanabilirliğinin ve AB tarafından gerekli finansmanın sağlanacağının netleştirilmesi gerektiğini vurguladı. Zihni, aksi takdirde, Kıbrıs Rum tarafının önerdiği sistemin federasyon değil, üniter bir devlet niteliği taşıyacağını ifade etti.

Geçmişte büyük acılar yaşamış Kıbrıslıların barış istediğini vurgulayan Zihni, siyasetçilere çözümler üzerinde dikkatli düşünmeleri çağrısında bulundu.

- “Masada birbiriyle çelişen iki yaklaşım olacak”

Fahri Zihni, Cenevre’de bugün başlayacak 5+1 gayriresmi Kıbrıs Zirvesi’ni ele aldığı yazısında, görüşme öncesinde BM’nin ortak zemin olmadığı yönündeki değerlendirmesinin toplantıdan olumlu bir sonuç çıkacağına dair beklentiyi azalttığını belirtti. Zihni, görüşme öncesi yapılan söylemlerin de “cesaret verici” olmadığını söyledi.

Masada tarafların çelişen iki yaklaşımı olacağına dikkat çeken Zihni, şunları kaydetti:

“Türk tarafı, bir Kıbrıs Türk devleti ve uluslararası tanınma talep ediyor. Bu model, artı ve eksilerini bir kenara bırakırsak, teknik olarak anlaşılması kolaydır. Peki, iki bölgeli, iki toplumlu federasyon modeli? Bu gerçekten ne anlama geliyor? Makarios ve Denktaş’ın 1977’de kabul ettiği bu model o dönemde anlamlı olabilir, ancak bugün uygulanabilir mi?”

Zihni, 1977’de AB’nin bugünkü yapısında olmadığını, yalnızca ekonomik bir ittifak niteliğindeki Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun var olduğunu hatırlatarak, günümüz AB yasalarının üye ülke vatandaşlarına serbest dolaşım, mülk edinme, yaşama ve çalışma hakkı tanıdığını belirtti.

 -“Federasyon modeli ile AB yasaları çelişiyor”

Zihni, iki bölgeli, iki toplumlu federasyon modelinin merkezi bir federal hükümet altında, iki kurucu devlete dayandığını ve kurucu devletlerin kendi bölgelerinde faaliyet göstermesini, toplumların kendi bölgelerinde ikamet etmesini öngördüğünü kaydetti. Bu durumun AB ilkelerine ters düşebileceğini belirten Zihni, ayrıca Kıbrıslı Rumların kuzeyde, Türklerin ise güneyde mülklerini geri almasını kısıtlayan bir yapının AB hukukuna uygun olmadığını vurguladı.

Avrupa Adalet Divanı’nın, istihdam olanaklarını etnik köken veya ikamet yerine dayalı olarak sınırlayan yasaları iptal edebileceğini belirten Zihni, dönüşümlü başkanlık sistemiyle ilgili etnik kota sisteminin AB’nin ayrımcılık karşıtı ilkeleriyle çelişip çelişmeyeceğini sorguladı.

- “Muafiyetler ve finansman sağlanmazsa federasyon değil, üniter devlet olur”

AB’nin Kıbrıs’ın kuzey kesiminin ekonomik kalkınması için mali yardım sağlamayı öngördüğünü aktaran Zihni, Kıbrıs Rum liderliği federasyon konusunda samimi ise, müzakerelere başlamadan önce bu finansmanın sağlanmasını ve gerekli derogasyonların garanti altına alınmasını netleştirmesi gerektiğini ifade etti. Zihni, AB’nin temel ilkelerine aykırı olan bu derogasyonların tüm üye ülkeler tarafından onaylanmasının zor olduğunu söyledi.

Zihni, “Eğer AB, gerekli muafiyetleri kabul etmeyecek ya da finansmanı sağlamayacaksa, Kıbrıs Rum tarafının önerdiği sistem federasyon değil, üniter devlet olur.” dedi. 

Geçmişte büyük acılar yaşamış Kıbrıslıların barış istediğini vurgulayan Zihni, siyasetçilerin çözümler üzerinde dikkatli düşünmesi gerektiğini ifade etti.

Kaynak: RSS