Burası Tarla Değil Hapishane, Onlar Da İşçi Değil Mahkum
Adana'da hapishane tarlaya, mahkumlar ise işçi oldu; Cumhuriyet Başsavcılığı’nın girişimiyle "Tarım Açık Cezaevi" olarak anılan 691 dönümlük tarlada yöreye uygun organik tarım, lisanslı sera üretimi, örtü altı tarım, fidan ve çiçek yetiştiriciliğine başlandı.
Türkiye’nin en büyük "Tarım Açık Ceza İnfaz Kurumu" haline getirilen 691 dönüm alanda mahkumlar cezalarını organik ve sertifikalı tarım ürünleri yetiştirerek çekiyor. Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, bu tür uygulamalarla yeniden suç işleme oranlarının düşeceğini söyledi.
Seyhan ilçesi Akkapı Mahallesi’nde bulunan 691 dönüm hazine arazisi 1994 yılında tarım cezaevi yapılması için Adalet Bakanlığı’na devredildi. Ancak arazi izinsiz kullanılmaya başladı ve işgale uğradı. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın girişimleriyle 2016'da işgalciler araziden çıkarılarak alana önce 120 kişilik 2 katlı prefabrik bir bina yapıldı, daha sonra sürme, mısır ekim, çapa, ilaçlama makineleri ile traktör ve çeşitli tarım araçları alındı.
Kürkçüler E Tipi Açık Cezaevi’nde bulunan ve tarımdan anlayan 25 hükümlü, Tarım Açık Cezaevi’ne nakledildi. Hükümlüler burada yılda 3 defa ürün verebilecek şekilde yöreye uygun organik tarım, lisanslı sera üretimi, örtü altı tarım, fidan ve çiçek yetiştiriciliği yapılması için çalışmalara başladı.
İlk olarak alana buğday daha sonra yer fıstığı, silajlık mısır, karpuz, ıspanak, marul, karnabahar ve karalahana ekildi. Ayrıca mandalina bahçesi kuruldu.
Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, yaptığı açıklamada, "Tarım Açık Cezaevi" projesinin nasıl oluştuğunu anlattı.
1994 yılından 2016 yılına kadar cezaevinin yapılamadığını belirten Yeldan, “Arazi işgallerden temizlendi ve buraya hemen prefabrik cezaevi inşa edildi. Bu sayede hükümlülerimizin çalıştırılarak, hem topluma kazandırılmaları, hem de tarımsal anlamda meslek edinmeleri buradan tahliye sonrasında iş bulabilecekleri alanda üretimler yapılmaya başlandı” dedi.
Başsavcı Yeldan, organik ve sertifikalı ürünlerin hem satıldığını hem de cezaevlerindeki mahkumlara gönderildiğini söyledi.
Mahkumların cezaevinde tarım işleriyle uğraşırken sertifika da aldıklarını belirten Yeldan, “Hükümlüler eğitimler alıyor. Tarım uygulamalarıyla ilgili kendilerine sertifika veriliyor. Arazi yılda 3 ürün almaya müsait. Sürekli olarak tarım yapılıyor. Hükümlüler aynı zamanda tarımla uğraşarak tahliye sonrasına kendilerini hazırlayacaklar. Cezaevlerinde oturup vakit öldürmüyorlar, burada sigortalı şekilde çalışarak hem yevmiye alıyorlar hem de ailelerine yük olmuyorlar” dedi.
Tahliye sonrası suç işleme oranlarında olumlu geri dönüşler aldıklarını anlatan Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, şunları kaydetti: “Bunu yaptığımız zaman yeniden suç işleme oranlarının önemli ölçüde düşeceğine inanıyoruz. Şu ana kadar aldığımız geri dönüşlerden de tahliye olan suçluların çok rahat iş buldukları ve tahliye olduktan sonra tarım sektöründe çalışarak geçimlerini temin ettiği yönünde birçok geri dönüş oluyor. Burada seralarımız yapılacak ve lisanslı tarım, ekolojik tarım devam edecek. Örnek tarımın merkezi olacak. Adana’daki tarımsal zenginliğe katkı sunacak uygulamaları hayata geçireceğiz. Burası faydalı işlerin yapıldığı merkez olacak.” Ayrıca Başsavcı Yeldan, bin kişilik tarım cezaevinin ek binasının en kısa sürede inşa edileceğini de sözlerine ekledi.
Hükümlülerden İsmet O., seçilerek cezaevine geldiğini belirterek, "Çiftçilikle uğraşıyoruz. İşimizi benimseyerek, kendi işimiz gibi çalışıyoruz. Meslek öğrenmiş oluyoruz. Gönüllü olarak geldik buraya. Tarımla uğraşmayı seven kişileriz” diye konuştu.
Hükümlü Abdüllatif E. ise, “Tarlada çalışıyoruz. Tarım sertifikası alıyoruz. Dışarıda da bu bizim işimize yarayacak. Cezaevinden çıkınca tarımla ilgili işler yapabileceğiz. Güzel bir uygulama, en azından insanlar topluma kazandırılıyor” ifadelerini kullandı.