DÜNYANIN EN ZENGİN KADINLARINDAN BİRİYDİ, CİMRİLİĞİNDEN ÖLDÜ!

Hepimizin etrafında cimri olarak tanımladığımız arkadaşlarımız vardır. Ama bu kez gerçekten “cebinde akrep yuvası” olan birinden bahsedeceğiz. İşte tescilli cimri: Hetty Green... Kahramanımız Hetty Green, 6 yaşından itibaren ekonomi ve finans haberlerini takip etmeye başlar. İlk banka hesabını açtığında ise 8 yaşındadır. Matematik konusunda da inanılmaz bir yeteneğe sahip olan Green, iş dünyasının en zenginlerinden biri olan Robinson Green'in kızı olarak da bilinir.

Fakat Robinson Green, 31 yaşındayken vefat eder.

Hetty Green'e ise bu vesileyle 7,5 milyar dolara yakın miras kalır. O günden itibaren ise bu kalan serveti arttırmak Hetty Green, için bir hastalığa dönüşür.

7,5 milyar doları daha az riskli olan ve vergi korumalı bir yatırım aracı olan hisse alım-satımı ile uğraşmak için Wall Street'te değerlendirmeye karar verir. Ülke ekonomisinin kırılgan bir dönem geçirmesini ise büyük bir fırsata çevirir.

Wall Street sakinleri ise bu sebeplerden ötürü ona “Wall Street Cadısı” lakabını takar. Bu şekilde servetini 100'e katlayan Hetty Green dönemin ünlü milyarderi Ned Green'le dünya evine girerek inanılması güç bir servet imparatorluğunun da sahibi olur.

Hetty için işler yolunda gitmeye devam etse de eşi Ned, yanlış yatırımlarda bulunarak bir süre sonra iflas eder. Hetty, kocasının bu hatasını affetmez ve ona yardım etmeyi reddeder. Akabinde kendisini evden de kovar.

Servetini arttırmaya devam eden Hetty, bunun aksine tasarruf konusunda da çığır açan yollara başvurur. Evinde asla kalorifer ve fırın kullanmayan milyarder ısınma gibi ihtiyaçlarına hiç para harcamaz. Hatta sabahları kahvaltıda en ucuz kurabiyelerden yer ve hep giydiği siyah elbise dışında başka bir şey giymez.

Kıyafetlerinin sadece yere sürten kısımlarını yıkayan Hetty, böylece sabundan da tasarruf ettiğini düşünürmüş. Ofis ücretinden yırtmak için de rasgele bir bankanın masasında işlerini halleder, banka buna izin vermezse de o bankadan tüm parasını çekerek başka bankanın yolunu tutarmış.

Bu cimriliğine ise dünya kayıtsız kalamaz ve sonunda ise ilginç bir şekilde Guinnes Rekorlar Kitabı'na “Dünya'nın En Cimri İnsanı” olarak girmeyi başarır.

Okuduğu bir gazeteyi bile öğle saatlerinde tekrar satması için oğluna veren Hetty, maalesef işi biraz daha abartır ve cimriliği yüzünden oğlunun bacağını kaybetmesine sebep olur.

Hetty'nin 11 yaşındaki oğlu dağda kayak yaptığı sırada bacağını kırar. Kırılan bacağın tedavisi için ücret ödemek istemeyen Hetty oğlunu kimsesizlerin tedavi merkezine götürür. Oradaki sağlık merkezinde yanlış tedavi sonucu bacağı kangren olan oğlu bacağını kaybeder.

Ölümünde bile cimriliğinin payı olan Hetty, New York'ta 81 yaşında, bir markette yağsız sütün fiyatı üzerine bir tartışma yaşadıktan sonra kalp krizi geçirerek hayata gözlerini yumar.