Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis , Mısır Devlet Başkanı El Sisi ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis bugün Kahire’de bir araya geliyor.
Fileleftheros Yunanistan-Mısır-Güney Kıbrıs üçlü zirvesi çerçevesinde gerek ikili gerekse üçlü düzeyde yapılacak görüşmelerde Suriye’deki rejim değişikliği sonrası gelişmelerin ele alınacağını yazdı.
Habere göre Rum Sözcü Konstantinos Letimbiotis “kaygan ve değişken” diye nitelediği uluslararası çevrede Güney Kıbrıs, Yunanistan ve Mısır’ın daha “yakın iş birliğinin, Doğu Akdeniz’de barış ve istikrarın sağlanması açısından zaruri olduğu” iddiasında bulundu.
Kahire’deki zirvenin, Atina’da Ekim 2021’de yapılan üçlü zirvenin devamı niteliğinde olduğuna işaret eden Letimbiotis, bir sonraki (11’inci) üçlü zirvenin Güney Kıbrıs’ta gerçekleştirileceğini kaydetti.
Letimbiotis Kahire’deki üçlü zirvenin, Gazze ve Suriye’nin de aralarında bulunduğu devam etmekte olan krizler ve Kızıl Deniz bölgesinde gözlemlenmekte olanların etkileri nedeniyle “özellikle önemli olduğunu” söyledi. “Kaygan ve değişken bir uluslararası çevrede Kıbrıs, Mısır ve Yunanistan’ın daha yakın iş birliği, Doğu Akdeniz’de barış, istikrar, ekonomik ve sosyal ilerleme perspektifi açısından zaruri hale geliyor.” dedi.
Zirve çerçevesinde taraflar arasında sağlık hizmetleri, kimanların geliştirilmesi, bilişim ve iletişim teknolojisi ve yatırım ilişkilerinin güçlendirilmesi alanlarında iş birliği memorandumları imzalanmasının beklendiğine işaret eden Letimbiotis bunların, “üçlü ilişkilerin gelecekteki gelişmesi açısından ortak eylem ve pozisyonları daha sağlam temellere oturtacağını” söyledi.
Letimbiotis Üçlü Zirve’den önce Güney Kıbrıs ile Mısır arasında, iki ülkede dönüşümlü olarak gerçekleştirilecek rutin hükümetler arası toplantılar düzenlenmesi konulu 2’nci Devletler Arası Zirve gerçekleştirileceği bilgisini de verdi.
Başlıca önceliklerinin, varılan anlaşmaların uygulanması ve ekonomik ve ticari ilişkilerin daha da güçlendirilmesi olduğunu söyleyen Letimbiotis, bu çerçevede altyapılar, teknoloji, inovasyon ve turizm alanlarında ortak yatırım planları olanaklarının masaya yatırılacağını ve enerji alanında çok daha yakın iş birliği perspektiflerinin inceleneceğini söyledi.
Letimbiotis önemli parametrelerden birinin de özellikle Güney Kıbrıs’ın 2026’da AB Konseyi Başkanlığı'nı devralacak olması ışığı altında Mısır’ın AB ile ilişkileri desteklemeye devam etmesi olduğuna dikkat çekti.
Rum Sözcü, hükümetler arası zirve sırasında mevcut bölgesel gelişmelerin de ele alınacağını ve bölgede istikrar ve iş birliğinin ileri götürülmesi ve zorlukları ortak ve etkin göğüsleme stratejileri üzerinde durulacağını söyledi. Görüşme sırasında eğitim, bilişim ve iletişim teknolojileri, kadının güçlendirilmesi, su İidaresi ve su ürünlerinin geliştirilmesi gibi alanlarda bir dizi iş birliği memorandumuna imza atılacağını belirtti.
Haravgi’nin “Kıbrıs-Yunanistan-Mısır Üçlü Zirvesi Bugün” başlıklı haberine göre Letimbiotis, üç ülke arasında inşa edilen stratejik birliğin önemine işaret ederek “bu zirve, özellikle Avrupa Birliği Konsey Başkanlığı’nın 2026’da Kıbrıs Cumhuriyeti tarafından devralınacak olması prizması altında, Yunanistan ve Mısır’la ortak sürecimizi güçlendiriyor.” dedi. Letimbiotis Güney Kıbrıs’ın Mısır açısından Avrupa “köprüsü” ve AB içerisinde ortak çıkarları ileri götürme rolü oynadığını” öne sürdü.
Konstantinos Letimbiotis Kahire’deki zirvede Türkiye ile Suriye arasında MEB sınırlandırması konusunun ele alınıp alınmayacağı sorusuna karşılık “Böyle bir olasılık prizması altında diplomatik temaslarımız süreklidir. Bugüne kadar basına, en azından haberlere yansıyanları, ilk andan itibaren Uluslararası Hukuk ve Deniz Hukuku zemininde sürekli değerlendiriyoruz. Bunlar diplomatik açıdan yönettiğimiz konulardır.” dedi.
Politis haberi “Kıbrıs-Yunanistan-Mısır Üçlü Zirvesi… Kaygan Bir Zeminde Daha Yakın” başlığıyla aktardı ve Letimbiotis’in “Jeopolitik zorlukların yoğunlaştığı bir dönemde 10’uncu üçlü zirvenin ve 2’nci Kıbrıs-Mısır Devletler Arası Zirve’nin gerçekleştirilmesi, Doğu Akdeniz’de istikrar, barış ve refahın sağlanması ortak taahhüdünü teyit ederek güçlü bir birlik ve kararlılık mesajı veriyor.” dediğini aktardı.
