Serbest Kürsü / Levent Özadam
Önce bir hatırlatma yapalım…
HP Genel Başkanı Yenal Senin 6 Ekim tarihinde nasıl bir açıklama yapmıştı;
“Halkın Partisi hükümetten çekilmiştir…”
Gerekçe de şöyle açıklandı;
"Hükümetin bozulma sebebi tutarsızlık ve Ersin Tatar’dır partimiz hükümette bulunduğumuz bu dönemde sorumlulukla hareket etmiş, üzerine düşeni yapmıştır. Dış politikayla doğrudan ilgili olarak yetkili kılınan Dışişleri Bakanlığı ve Maraş açılımının mimarı olan Kudret Özersay devre dışı bırakılmıştır…”
Kudret Özersay, hükümetin büyük ortağının Maraş konusundaki girişimlerine tepkisini böyle koymuştu ama nedense bu tarihten sonra Kapalı Maraş’ta yapılan etkinliklere katılmayı ihmal etmedi, hatta ön saflarda yer aldı…
Öyle herkesin dediği kendi deyimiyle de mahalleye gitmemişti!
Her ne kadar partinin başında şu anda Yenal Senin gözükse de Özersay’ın perde gerisinde halen başkan olduğu, onun onayı olmadan hiçbir açıklama yapılmadığını artık sokaktaki çocuk bile biliyor…
Kamuoyunu dolaylı bir şekilde olsa da aldatmanın ne manası var ki!
…
Ne yalan söyleyelim HP kurulduğu ilk günlerde biz de fazlasıyla umutluyduk…
Hatta genel seçimlerde bazı adaylarına da seçmen olarak destek verdik!
Kudret hoca ‘ya mahkemeye ya mahalleye’ demişti ya, bu sözler bizi etkilemiş ve bu partinin gerçekten de bir umut partisi olabileceğini içimizden geçirmiştik…
Şu anda sadece biz değil toplumun büyük bir kesimi hayal kırıklığı yaşıyor!
Bu zaten Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de yansıdı…
Kudret hoca önce 4’lü hükümeti bozdu, şimdi de UBP ile hükümetten çekildiğini iddia ederek en azından bir oyun bozan olarak bilinç altına yerleşti!
HP, hükümetten filan çekilmemiştir…
Zaten partinin bize göre sözde genel başkanının da açıklamaları bunun en net göstergesidir!
Yenal Senin diyor ki;
“Ülkenin ihtiyacı geniş tabanlı bir hükümettir…”
Demesi şudur;
HP de yeni hükümet modelinin içinde olmalıdır…
Ha keşke bunu hiç kıvırmadan söyleseler, çok daha kulağa hoş gelebilirdi!
…
Son komedi de dün yaşandı…
Yine HP’den yapılan açıklamada Kıb-Tek’de UBP’nin partizanlık yapıp hukuka aykırı davrandığı ifade edildi!
Bir açıklama ile geçiştirilecek bir konu muydu bu yani?
HP’nin şu anda kurum içinde yönetim kurulu üyesi var…
Madem ki partizanlık yapılıyor, madem ki hukuk dışı işler dönüyor, o üye bostan korkuluğu mu?
Tek bir kişinin oyuyla alınan kararlar geri çevrilemeyebilir, o zaman çeksene yönetim kurulu üyeni geri, endamın görünsün…
Her zaman olduğu gibi yine ses var ama görüntü yok!
Laf ola açıklamalar, laf ola hükümetten çekilmeler…
Sanki de çocuk kandırıyorlar!
Aksine kendi görüşlerini görmemezlikten geliyorlar…
Belli ki verdikleri sözü çoktan unutmuşlar!
Belili ki iktidar olmanın dayanılmaz keyfi kanlarına kadar işlemiş…
Oysa sloganları neydi;
“Halkın iradesiyle yeni siyaset…”
Nasıl yeni siyaset anlayışı ama!
Güler misiniz yoksa ağlar mısınız?
…
Kusura bakmasınlar ama HP de artık sistemin partisi olmuştur…
Hükümetten gitme filan da niyetleri yoktur!
Daha da iddialı konuşalım, Halkın Partisi kurulacak olan 4’lü hükümette seve oynaya yerini alacaktır…
Bu arada 4’lü derken CTP-HP-TDP-DP’den bahsediyoruz, zira son yazılan senaryo böyle!
Perde gerisinde yaşanan bir takım girişimlerle bu iş bitti bitiyordur…
Yeni siyaset sloganı ile yola çıkan Halkın Partisi’nin bundan böyle gözü kulağı iktidar olmak ve makam pazarlığı yapmaktadır!
Bunun ötesi de var…
Parti içinden birileri uzun bir süredir HP’den bazı vekillerin istifa edeceği yönünde haberler yaymaya çalışmaktadır!
Hatta bu konuda bazı medya çalışanlarını da kullanarak sözde pazarlık paylarını yükselteme peşindedirler…
Hatta öyleleri var ki bakanlık konusunda kendilerine söz verildiğini yaymaya çalışarak kendilerini bir adım önde olarak göstermektedirler!
Anlayacağınız HP iktidarda kalmayı biraz fazlasıyla sevmiştir…
Yola çıktıkları ilk gün verdikleri sözleri unutarak!
Bu izni onlara kim verdi?
Türkiye’de A-101 olarak bilinen marketler zinciri…
10 bini yakın şubesi olduğunu biliyoruz!
KKTC’de de B-1 adıyla piyasaya girdi…
Ada genelinde 80 market açacaklarmış!
Hayırlı uğurlu olsun, hayırlı işler dileriz ama ansızın nasıl oldu da KKTC’ye de el attılar işte onu bilen, duyan yok…
Belli ki bu sektörde bir hayli iddialı olacaklar, rekabet getirecekler, vatandaşın da yararına olacak!
Muhakkak ki bu konuda yerli işletmelere de bir hayli darbe vuracak…
Yıllar önce yine Türkiye’den gelip burada market açmak için çeşitli girişimlerde bulunuldu ama kimse başaramadı!
Şimdi durum çok farklı oldu ve sessiz sedasız izin verilip ülkeye girmeleri sağlandı…
Bu izni kim verdi?
Ya da kim istedi de izin verildi?
Bu konuda en çok da Marketçilerin Birliği’nin görüşlerini merak ediyoruz…
Altlarının oyulduğundan haberleri yok mu acaba!