Güncel

Hristodulidis Washington’dan Direkt Atina’ya Gitti Miçotakis’e Bilgi Verdi

Hristodulidis ile Miçotakis Kıbrıs sorunu, Türkiye-AB ve Türk-Yunan ilişkilerini Washington ziyaretinin yarattığı dinamiğin üzerine inşa etmek istiyor

Hristodulidis ile Miçotakis Kıbrıs sorunu, Türkiye-AB ve Türk-Yunan ilişkilerini Washington ziyaretinin yarattığı dinamiğin üzerine inşa etmek istiyor

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis Çarşamba günü ABD Başkanı John Biden ile Beyaz Saray’da görüştükten hemen sonra Yunanistan’a gitti. Hristodulidis, Başbakan Kiriakos Miçotakis’e Oval Ofis’teki görüşmesi ve 15 Ekim’de New York’ta gerçekleşen gayriresmi yemek hakkında bilgi verdi.

Genişletilmiş gayriresmi konferanslar için hazırlıkların yapılan kritik bir dönemde Kıbrıs sorununun, Hristodulidis-Biden görüşmesinde gündem dışında kaldığına dikkat çeken Rum basını, dün Atina’da Miçotakis’in ise Kıbrıs sorununa, Hristodulidis’in ise bölgesel role atıf yaptığına işaret etti.

Rum basını, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Yunan dengi Yorgos Yerapetridis ile 8 Kasım’da Atina’da yapacağı görüşme öncesinde görüş alışverişinde bulunan Hristodulidis ile Miçotakis’in, Kıbrıs sorunu, Türkiye AB ve Türkiye-Yunanistan ilişkilerini Hristodulidis’in Washington ziyaretinin yarattığı dinamiğin üzerine inşa etmek istediğine dikkat çekti.

Fileleftheros, “Dinamiğin Üzerine Bina Ediyorlar… Lefkoşa ve Atina Devam Ettirmek İstiyor” başlıklı manşet haberinde Yunanistan Başbakanlık binasında gerçekleşen görüşmenin, Hristodulidis’in Miçotakis’e Washington görüşmelerinin sonuçları hakkında bilgi verme haricinde Türk ve Yunan dışişleri bakanlarının görüşmesi öncesinde görüş alışverişinde bulunmayı da hedeflediğini yazdı.

Habere göre, Rum ve Yunan hükümetleri, son dönemde şekillenen gelişmelerin Türk-Yunan diyaloğuyla ilgili de “olumlu bir alan yarattığı” görüşünde.  Haberde şu değerlendirmede bulunuldu: "Rum yönetimi ABD’nin Kıbrıs sorunundaki yaklaşımını ve sorunun çözüm şekli ile Orta Doğu’daki bölgesel durumu bağdaştırmasını çok önemli buluyor. ABD’nin bu yaklaşımının Türkiye’ye, Kıbrıs sorunundaki tutum ve taleplerini değiştirmesi yönünde güçlü bir işaret verebileceğine inanıyor. ABD Başkanı’nın Kıbrıs sorununun çözüm şekliyle ilgili açıklamasının da iki devlet çözümüne dair Türk politikasına başka olanak tanımadığına da inanıyor."

Miçotakis Hristodulidis’le görüşmesi öncesinde Bakanlar Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Hristodulidis’in, 28 yıldır ABD başkanı ile görüşen ilk Rum Yönetimi Başkanı oluşuna dikkat çekti. Beyaz Saray’da gerçekleşen görüşmenin “Büyükada’nın (Kıbrıs kast ediliyor) Birleşik Devletler ile ilişkilerinin ve istikrarsız bir çatışma ortamında istikrar kutbu olarak öneminin yükselmesinin göstergesi” olduğunu söyledi. Bunun, Rum ve Yunan hükümetlerinin sürekli koordinasyonuna dayalı aktif diplomasinin faydalarına da işaret eden bir gelişme olduğunu ekledi.

Miçotakis “Şu anda iyimser de kötümser de görünmek istemiyorum, sadece şu tespitle yetineceğim: uluslararası ataletten sonra Kıbrıs’a ve Kıbrıs sorununun çözümüne, uluslararası dünya haritasındaki hassas bölgedeki denklemde çözümün parçası olarak yaklaşılıyor. Bu görsel değişimin, yeni bir sayfaya dönüşebileceğini umuyorum.” ifadesini kullandı.

Kiriakos Miçotakis, Hristodulidis’in Biden ile görüşmesini “Yunanistan’ın ABD ile arasındaki stratejik ilişkilerin devamı olarak Kıbrıs’ın da ABD ile ilişkisinin sahip olduğu boyutu teyit ediyor.” dedi. Bunu “korkunç iş birliği” olarak niteleyen Miçotakis ABD’nin, Kıbrıs sorununa artık BM Güvenlik Konseyi kararlarına dayalı adil ve sürdürülebilir bir çözüm zamanı geldiğini teslim eder sesinin bu çerçevede olduğu” görüşünü ortaya koydu.

Washington’dan Atina’ya uçan Hristodulidis’in uçaktan iner inmez Başbakanlık konutuna gittiğine dikkat çeken gazete, Miçotakis ile görüşme öncesinde basına yaptığı açıklamada, “Biden ile görüşmesinin, Güney Kıbrıs’ın ve Yunanistan’ın özel bir jeo stratejik öneme sahip bölgede oynadığı rolün tanındığının göstergesi olduğunu” söyledi.

Rum yönetimi olarak “yapıcı bir strateji” izlediklerini, bu stratejinin de sonuç getirdiğini ve tanındığını” söyleyen Hristodulidis “Kıbrıs sorununun çözümü yönündeki çabalarını da güçlendirdiği” görüşünü ortaya koydu. Hristodulidis “Dış politikada tereddütlerin yeri yoktur. Tarihin doğru tarafındayız” ifadesini kullandı ve Yunanistan ile ilişkilerinin tabi olduğu ortak yönelim ve koordinasyondan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Pollitis haberi, “Atina ve Lefkoşa Amerikan Unsuruna Yatırım Yapıyor… ABD’nin Kıbrıs Sorununda Müzakerelerin Yeniden Başlaması Lehine Müdahalesinden Memnuniyet” başlığıyla manşete çekti

Gazeteye göre, Rum ve Yunan hükümetleri, ABD’nin Kıbrıs sorununa çözüm müzakerelerinin uzlaşılmış çerçevede başlamasından yana olmasını, BM Güvenlik Konseyi daimi üyesi olması ve uluslararası nüfuzu nedeniyle, “Kıbrıs sorununun bölgesel sorun olmaktan çıkıp artık bölgesel çözümün bir parçası haline gelecek şekilde yeniden perde önüne çıkması” şeklinde değerlendiriyor.

Alithia, “Kıbrıs Sorunu Gündem Dışında… Hristodulidis ile Görüşmesinde Biden Sadece Dileklere Atıf Yapan Nezaket İfadeleri… Hükümet Sözcüsünden Aleni İtiraf” başlıklı manşet haberinde genişletilmiş gayriresmi konferanslar için hazırlıkların yapılmakta olduğu kritik bir dönemde Kıbrıs sorununun, Hristodulidis-Biden görüşmesinde gündem dışında kaldığına dikkat çekti.

Gazete, Biden’ın eskiden beri iki bölgeli iki toplumlu federasyona bağlı olduğuna işaret ederek, Kıbrıs sorununa atfın, nezaket çerçevesinde kaldığına vurgu yaptı. Hristodulidis’in de Kıbrıs sorununun çözüm zeminine, siyasi eşitliğe hiçbir atıf yapmadığını, BM kararlarına dair genel bir ifade kullandığını belirtti.

Hristodulidis’in “Kıbrıs sorununun çözümü aracılığıyla Kıbrıs’ın bölgesel güvenlikteki rolünü güçlendirmesinin önemini vurgulandı” ifadesiyle tam olarak ne kast ettiğinin anlaşılamadığına vurgu yapan gazete, “Bu Başkan Hristodulidis’in ABD Başkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’na atıf yaptığı bir ifadesidir ancak onlar (ABD Başkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı) kamuoyuna yönelik böyle bir ifade kullanmadı.” ifadesine yer verdi.

Gazete, Atina’da görüşen Kiriakos Miçotakis’in Kıbrıs sorununa Nikos Hristodulidis’in ise Güney Kıbrıs’ın bölgedeki rolüne dair açıklamalar yaptığına dikkat çekti.