Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, Kıbrıs sorunu ve İngiliz Yüksek Komiseri İrfan Siddiq’in söyleşisi hakkında açıklamalarda bulundu.
Filelefheros gazetesi Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in bir temel atma töreninin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladığını yazdı.
Habere göre Hristodulidis, AB’in Kıbrıs sorununa daha etkin bir şekilde müdahil olmasının, çıkmazın aşılacağı gidişata yönelik olarak esas amacını teşkil ettiğini ifade etti.
Kıbrıs’taki İngiliz Yüksek Komiseri İrfan Siddiq’in “Fileleftheros” gazetesinde geçen pazar günü yer alan ve Kıbrıs sorunundan da söz eden söyleşisini yorumlayan Hristodulidis, AB’nin öncü rolü içerisinde, çıkmazın aşılması ve Kıbrıs sorunundaki görüşmelerin yeniden başlamasına yönelik belirli bir yaklaşıma sahip olduklarını; Brüksel’de yapılan çalışmaların sonuçları konusunda bilgi verdiğini ve zamanın, diplomasi zamanı olduğunu söylediğini anımsattı.
Bu diplomasiye atıfta bulunan Hristodulidis, bunun; Türkiye’deki seçimler temelinde Brüksel’de ele aldıkları tüm noktaların hayata geçirilmesine yönelik çalışmaya başlayan diplomasi olduğunu belirtti.
Gazete Hristodulidis’in açıklamalarını “Zaman Çerçevesinden Yararlanma” başlığı altında verirken Türkiye ve Yunanistan’da hemen hemen eş zamanlı olarak kurulacak sandıkların, Rum Yönetimi’nin, Kıbrıs sorunundaki müzakerelerin yeniden başlaması çabalarına AB’nin aktif katılımını sağlamak için gösterdiği diplomatik çabanın zaman çerçevesini belirleyeceğini yazdı.
Türkiye’deki seçimlerin tarihinin 14 Mayıs, Yunanistan’daki seçimlerin ise dün açıklandığı gibi 21 Mayıs olarak belirlendiğini yazan gazete, her iki ülkedeki seçimlerin gerek TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gerekse Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in geleceği açısından kritik olarak addedildiğini belirtti.
Rum Yönetimi’nin, her iki ülkedeki gelişmelerden bağımsız olarak kendi çabalarına odaklandığını belirten gazete, Rum Yönetimi’nin diplomasiye verdiği ağırlığın da tesadüf olmadığını, seçimlere kadar olan iki aylık dönemde bazı sonuçlar elde etmesinin mümkün olduğunu da yazdı.