HÜKÜMET'TEN 3. ÇOCUK HAMLESİ Mİ ?
Başta söyleyin ben 3. çocuğa karşı değilim. Ancak bunu bir siyasi söylem olarak kullanılması ise son derce rahatsız edici bulanlardanım.
Netice üç mü? Beş mi? buna ailerler kendileri karar vermek zorunda. Eğer bakabileceklerse ve sağlık açısından da bir sorun yoksa neden olmasın!
Malum hükümetimiz yeni kuruldu, daha kurulmadan sıkıntılı başladı işe.
Başbakan bile bu hükümetin sonun pek hayırlı olmayacağını ilk bakanlar kurulu toplantısında açıkça ortaya koydu zaten.
Benzin zammı, Polis atamaları, öğretmen nakilleri, bürokrat atamaları derken hafta sonuna girerken TOMA krizi patlak verdi.
Oysa hükümet daha çok yeni ama peşi sıra gelen olumsuz haberler daha ilk günden hükümeti eleştirmemize neden oldu. Hükümeti en çokta sosyal medyada eleştiri yağmuruna tutuyor vatandaş.
Öyle ki üç gündür arka arkaya gelen elektrik kesintilerin bile sebebi olarak yeni hükümet adres gösteriliyor. Sosyal medyada dün akşam yine en çok paylaşılan konuların başında elektrik kesintileri ile ilgili durum güncellemeleri vardı.
Kimileri “mazot azaldığı için elektriklerin kesildiğini söyledi” kimileri “dışarda dolunay var, ayın güzel yüzünü görmek için etrafı karartıp halkın mehtabı seyretmesi sağlandı” şeklinde durumu özetledi. Kimi gruplar ise işe yine her zamanki gibi AK Partiye yıkıp “Hükümet halkın 3. çocuğu yapmasına olanak sağlamak için elektriklerin kestirildiğini” iddia etti.
İşin doğrusunu bilmiyorum ama İsviçre’den gelip karşı evi satın alan komşularım ilk gece bir hayli tedirgin olduklarını söylediler. Hatta Suriye’ye operasyon başladı bile sanmışlar. İkinci gece nispeten daha sakin tavır sergilediler. Dün gece ise ellerinde kırmızı şarapla mehtabın tadını çıkarırken gördüm onları. Alıştılar yani….
Serhat AKPINAR: Hava Kabin Hizmetleri ve Otomotiv Teknolojilerine YÖK’ten onay çıkmış. Ek kontenjanla öğrenci almaya başlıyormuşsunuz. Hadi hayırlısı olsun…
Olgun AMCAOĞLU: 2009 Mayısından bu yana başarı ile yürüttüğünüz Maliye Bakanlığı Bakanlık müdürlüğü görevinden bugün ayrılıyormuşsunuz. Geride onca güzel hatıra ile…
Yalçın KOÇYİĞİT: Hafta sonu yine ciğer partisi vermişsiniz. Sizin mekân siyaset okulu gibi olmaya başladı son haftalarda.
Aziz DAYI: Geçen seçimlere göre tercihlerde ve karmada oylarınızı yüzde yüzün üzerinde artırmışsınız. Biraz daha doğu köylerine ilgi gösterirseniz bu seçimlerde kesin vekilsiniz.
Dursun KOÇ: Son gün gazeteye verdiğiniz ilana üzülmeyi bırakın artık. Kesecek olan zaten kesecekti. Siz önünüze bakın artık.
Mehmet AVCI: Hafta sonu güzel bir düğün ile geçleri dünya evine sokmuşsunuz. Sıra artık dede olmaya geldi değil mi?
Müge TANCER: Seçimlerden sonra sizi dinlenir zannediyorduk ama yanılmışız. Cuma günü hem bakanla gezdiniz hem dernek işlerine vakit ayırdınız akşamına da düğünlerdeydiniz. Pes valla.
Erhan ARIKLI: Dede oldunuz ya artık havanızdan geçilmez. Bu arada ufak bir kımız kutlaması da yaptığınız söyleniyor.
Tekin ARHUN: Bankacılık sektöründe hızla ilerlemeye devam ediyorsunuz. Yakında yeni şubeleriniz açılacakmış.
Dilek KIRICI: Sinop tatilini bitirip yurda dönmüşsünüz. Tatil sonrası işe başlamak epey zorlayıcı olacaktır artık bu hafta.
Gözde AKBEN: Sizin de tatil bitmiş ve kürkçü dükkanına geri dönmüşsünüz. Bu arada düğün hazırlıkları ne alemde…
Erman ÇİTİM: Yaklaşan bayram öncesi yine kendinizi hayır işlerinize vermişsiniz. Bu arada böbreklerdeki kumlar temizlendi mi?
Mehmet DEMİRCİ: Hafta sonu Karpaz’da dillere destan bir düğünle oğlunuzu evlendirmişsiniz. Türkiye’den düğüne gelen özel konuklarınız ise epeyce gündem olacağa benziyor.
Kansu AKSU: Hemşerin olan Karpaz Belediye başkanının oğlunun düğününe sürpriz yapıp Kıbrıs’a gelen Türkiye Cumhuriyeti Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahinin geliş organizasyonunu senin yaptığın söyleniyor. Herkesin senin gibi bir hemşerisi olsa keşke
Nutku KARSU: Eskiden oluğu gibi çağlayanda panayırların yapılması için muhtar babanızla birlikte yoğun çalıştınız. Çağlayan halkı çok fazlasıyla size minnettar kalacak haberiniz olsun.
Ali DARBAZ: Bazı kesimlerin ortak kararı olarak iskân encümenliğine getirilip usulsüz olan tüm kararları tek tek incelemeniz için göreve getirileceğiniz iddia ediliyor.
Halil ORUN: İskele’ye yeni modern tesislerden sonra şimdide araç filosunu yeniliyormuşuz. Diğer belediyeler iş yapmamaktan şikayet ede dursun siz filoyu bile yenilediniz bile.
Tuğçe TUĞMET: Yeni ralli aracınız ile F1 pilotlarını aratmadınız. Lefkoşa’da da Dereboyunda gezmek epey zevkli olabilir yeni aracınızla.
GÜNÜN SÖZÜ
“Hepimiz öğrenci olduk. Dersler ders saatinde dinlenmeli. Dersin sınıfta dinlenmesi başarının yüzde 50’sidir. Gençlerimize bu öğretim yılında başarılar dilerim. Dönemin başarılı geçmesi için biz de elimizden geleni yapacağız”
Milli Eğitim Bakanı Mustafa Arabacıoğlu
BİZİM TEMEL
Avcı adam başından geçenleri şöyle anlatıyormuş.. -Ormanda ilerlerken, karşıma kocaman bir Ayı çıkmaz mı? Çifteyi doğrultacak vakit yok! Silahı bir kenara attığım gibi başladım kaçmaya. Lakin Ayı peşimde! Benden hızlı koşuyor. Bir ara ayının sıcacık nefesini ensemde hissettim. O kadar yaklaşmıştı. Derken Ayının ayağı kaydı, yere düştü… Fırsat bu fırsat, tabana kuvvet arayı açtım. Ama Ayı toparlandı, kalktı, bana yetişti. Yine nefesi ensemde. Pençesini uzatsa omuzumdan yakalayacak. Allahtan tam o sırada yine Ayının ayağı kaydı, yere düştü. Talih bana gülüyor! Hızımı arttırabildiğim kadar arttırdım, yeniden arayı beşyüz metre kadar açtım. Tanrı sizi inandırsın arkadaşlar, Ayı yine bana yetişti. Yine nefesi ensemde. şansa bakın. Ayının tekrar ayağı kayıp yere düşmez mi?
Macerayı dinleyenlerden biri dayanamamış :
-Sen de çok yürekliymişsin kardeşim!… Hayvan bana üç defa nefesi enseme gelecek kadar sokulsa, çok ayıptır söylemesi, ben korkumdan altıma ederim.
Avcı dönüp ters ters sözünü kesene bakmış :
-Lafı karıştırma yahu! Ayı üç kez neyin üstüne bastı da ayağı kayıp yere düştü sanıyorsun