DP-UG’ye rahat yüzü vermek istemeyen çevreler, sindikleri mevzilerden ha bire fitne tohumları saçıyorlar.
DP-UG konsepti daha yeni oluştu biliyorsunuz.
UBP’den kopartılan bir kısım arkadaşların DP’ye iltihakı sonucu ortaya çıkan DP-UG konseptinde, bir takım uyum sorunlarının yaşandığı bilinen bir gerçek.
Bundan daha normal ne olabilir ki,
DP ile UG, birleştiken çok kısa bir süre sonra seçime girildi..
Dolayısı ile DP ile UG kanadındaki arkadaşların birbiri ile entegrasyonuna zaman kalmadı.
Seçimlerden hemen sonra da koalisyon süreci başladı.
Fitne için en uygun zeminde bu süreçte oluştu.
Bu süreçte, Parti içi disiplin ve Parti içi demokrasi kavramları birbirine karıştı.
Demokrat Parti, geçmişte bu iki kavramı en iyi anlayan ve uygulayan Parti idi. DP-UG olduktan sonra bu özellike daha da perçinlendi.
DP-UG deki bu özelliğe kafaları basmayanlar, yapılan tartışmalara bakıp ellerini ovuşturmaktadırlar şimdi..
Efendiler;
DP-UG de şu anda farklı seslerin çıkması Parti içi demokrasinin bir sonucudur.
Parti içi demokraside, Parti içindeki her türlü görüş demokratik bir şekilde konuşulur tartışılır. Sonra yetkili kurullarda bir karar üretilir.
İşte bu karar üretildikten sonra da Parti içi disiplin devreye girer.
Her kes bu karara uymak zorundadır.
Mesela Koalisyonun görüşüldüğü Parti Meclisi toplantısında Milletvekili Zorlu Töre başta olmak üzere bir kısım arkadaşlar, bu koalisyona karşı olduklarını söylemişler, gerekçelerini de uzun uzun anlatmıştırlardı...
Hepsi de konuşmalarının sonunda “Fikirlerine aykırı olsa da alınacak Parti kararına saygılı olacaklarını” üzerine basa basa söylemişlerdi.
Mesele de budur zaten.
Şimdiii;
UG konseptinden gelen arkadaşlarımızın bir kısmı doğuştan UBP’li olduklarını saklamıyorlar.Bunlar partilerinden türlü ayak oyunları ile koparılmış arkadaşlarımızdır. Bu arkadaşlardan bir ksımı UBP ile gönül bağlarını halen koparmadıklarını açıkça ifade etmektedirler. Aksini söylemiş olsalar zaten yalan söylemiş olurlardı.
Biz bunu dert etmiyor ve son derece anlayışla karşılıyoruz.
Öte yandan 28 temmuz seçimlerine girip te kazanamayan bazı arkadaşlarımız da kendilerinin haklarının yenildiğini düşünmekte ve duygusal davranmaktadırlar.
Bu da son derece normaldir.
Anormal olan bu duyguların Parti faaliyetlerine yansımasıdır.
Seçimler yapılmış ve bitmiştir.
Herkesin bilmesi gereken şey; UG konsepti ile DP’ye iltihak eden bu arkadaşlarımız, DP-UG’nin şerefli bir Milletvekili olarak dönem sonuna kadar yollarına devam edeceklerdir.
Bu hazım sorunu ne kadar kısa sürede neticelenirse DP-UG nin koalisyondaki başarısı da o kadar büyük olacaktır.
DP-UG’nin içindeki bu tartışmalara bakıp ellerini ovuşturan tetikçiler ise, avuçlarını yalayacaklardır.
Hani meşhur Romen atasözüdür; “İtler istedi diye atlar ölmez...”