Suminwa, Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi'ne Akredite Basın Mensupları Birliği (ACANU) üyesi gazetecilerle bir araya geldi.
Ülkenin doğusunda yaşanan çatışmalar nedeniyle ocak ayından bu yana 7 bin kişinin öldüğünü kaydeden Suminwa, "Goma'da ölü sayısı 3 bini geçti ve hayatını kaybedenler arasında çok sayıda sivil de bulunuyor." dedi.
Suminwa, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in "KDC'de daha fazla şehrin düşmesi (M23'ün kontrolüne geçmesi) halinde bölgesel bir savaş riski artıyor." açıklamasına tamamen katıldığını kaydetti.
KDC'nin 9 komşu ülkesi olduğunu hatırlatan Suminwa, ülkedeki herhangi bir barış olasılığının tüm bu komşuları etkileyebileceğini belirtti.
"İlk olarak ihtiyacımız olanın ateşkes ve birliklerin geri çekilmesi olduğunu düşünüyorum." diyen Suminwa, ABD'nin KDC'deki çatışmalara yapıcı bir barış rolüyle yaklaşmasının olumlu olacağını kaydetti.
Suminwa, ABD'nin Ruanda'ya uyguladığı son yaptırımlara atıfta bulunarak, bunu kendilerine yapılmış bir yardım olarak gördüklerini söyledi.
- KDC'deki çatışmalar
KDC'nin doğusundaki çatışmalar nedeniyle yılbaşından bu yana 500 binden fazla kişi yerinden oldu.
Bölgedeki birçok köy ve kasabayı kontrolüne alan M23, son olarak Kuzey-Kivu eyaletinin başkenti Goma'yı ele geçirmişti.
M23'ün ateşkes ilan etmesi üzerine KDC hükümeti, "isyancıların tek taraflı ateşkes ilanının yanıltıcı propaganda" olduğunu savunarak çatışmaların sürdüğünü duyurmuştu.
BM ve KDC'nin M23'e destek vermekle suçladığı Ruanda ise iddiaları reddediyor.
KDC'nin doğusunda güvenliği sağlamak amacıyla bölge ülkeleri tarafından 23 Mart 2009'da imzalanan barış anlaşmasının bozulmasıyla "23 Mart Hareketi" adı altında ortaya çıkan grup, "M23" şeklinde anılmaya başlanmıştı.
M23, büyük ölçüde Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame'nin de kabilesi olan Tutsilerden oluşuyor.