Vakıf açıklamasında “Aksi takdirde, toplumsal düzeni sağlayan hukuk ve toplumsal davranış kuralları yara alacaktır” denildi.
Hayvanlara yönelik şiddetin toplumlardaki çöküş, bozulma ve dejenere olmanın belirtisi olduğuna dikkat çekilen açıklamada, böyle bir katliamın insanlık onuruna ters ve hayvanların doğal yaşam alanlarına müdahale olduğu ifade edildi.
Açıklamada, “Hayvan hakları en başta hayvanların acı, ıstırap ve eziyet çekmeden yaşama ve hayvanlara iyi ve uygun muamele edilmesini sağlayarak korunmalarını, her türlü mağduriyetlerinin önlenmesi hakkını içerir. Sağlıklı bir çevrede yaşamak için, eko sistemin önemli bir parçası olan hayvanlarında korunması gerekmektedir. Aynı şekilde, hayvanların da korunması için eko sistemin korunması gerekmektedir” ifadeleri yer aldı.
Ceza yasasında gerekli değişiklikler yapılarak tüm hayvan haklarının korunmasını isteyen Vakıf, “Hayvan Refahı Yasası başıboş hayvanlarla ilgili alınması gereken tedbirlere yönelik kuralları belirler. Yasaya dahil olmamış hayvanların haklarının ihlal edilmesi halinde yeterli ceza öngörülmemektedir” denildi.
Açıklamada, Türkiye ve İngiltere gibi ülkelerde hayvanlara zarar vermenin suç kapsamında olduğu ve kişinin hapis cezası ile cezalandırıldığı da kaydedilen açıklamada, “Hayvan hakları sadece bu perspektiften değil, ayni toplumun etik ve ahlaki duruş bakımından da ele alınıp değerlendirilmesi gereken hususlardan biridir” ifadesi kullanıldı.
