Efendim hükümet ile Cumhurbaşkanı arasında ilk kriz çıkmış. Ohhh ohhh zil takıp oynayacak bazı dansözler. Eroğlu’na çakmak için müthiş bir fırsat geçti ya. Vurun Eroğlu’na! 

Eroğlu, kaymakamlar atamasını bekletiyormuş. Bunun ardından da sinsi planlar yapıyormuş. Kamu Hizmeti Komisyonu üzerinden gücü elinde tutmak istiyormuş. 

Arkadaş, kaymakam diye adama 3’lü kararname için müzik öğretmenin isimi yazıp gönderen de hiç mi suç yok! Siz işin şeyini çıkarın sonra da kabahatli Eroğlu olsun! 

Birde hiç utanmadan bunun üzerinden Eroğlu’nu suçlamaya kalkın. Tamam, müzik öğretmeni olmak kötü bir şey değil! Elbet bir müzik öğretmeni de önemli şeylere imza atabilir ama Allah aşkına müzik öğretmeninden kaymakam atamakta neyin nesi? 

Kemal Dürüst, ülkenin en önemli bakanlıklarından bir tanesi olan Eğitim Bakanlığını yaptı iki kez. Kendisi de müzik öğretmeni. Ama halk tarafından seçilip meclise gönderilmiş bir müzik öğretmeniydi. 

Hükümetin kaymakam yapacağı kişileri daha iyi seçmesi gerekmez mi? Hem seçimi kötü yapacaksınız hem de imzalamadı diye Eroğlu’nu suçlayacaksınız. Eroğlu sizin noteriniz mi? Her önüne konan kararnameyi imzalayacak diye bir kaide mi var? 

Üstelik geçtiğimiz 29 Ekim resepsiyonunda Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay’ı yanına çağırıp durumu izah da etmiş. Buna rağmen illa ki müzik öğretmenini kaymakam yapacaklar. Bu kadar da olmaz ki… 


İrsen Küçük’ten Derhal Özür dilemeliler! 
Başbakan Özkan Yorgancıoğlu SİM TV’den Serkan Soyalan’a başbakanlıkta röportaj vermiş ve 8 Aralık’ta CTP kurultayında aday olacağını söylemiş. Dahası kurultaya ilişkin önemli açıklamalar da yapmış. 
Serkan ve SİM TV için büyük bir başarı. Ancak daha birkaç ay evvel başta Yenidüzen Gazetesi ve SİM TV olmak üzere yandaş medya eski Başbakan İrsen Küçük’ü “başbakanlığı parti işlerinde kullandığı için yerden yere vurmuyor muydu? “


Hatta Afrika gazetesi şöyle manşet atmıştı: “Başbakanlık’ta kurultaya yönelik karargâh kurulmuş.” Bu haber Türkiye basınında bile kullanılmamış mıydı? 
Şimdi SİM TV ve Yenidüzen Gazetesi Başbakanlıkta kurultay haberi yapıyor. İrsen Küçük yaparsa çok ayıp! Özkan Yorgancıoğlu yaparsa demokrasi. 
Özür dileyin beyler, hiç olmazsa kendinize karşı dürüst olmuş olursunuz, vicdanlarınızı rahatlatmış olursunuz. Bir kere oldu bir daha olmaz deyin ve vakit geçirmeden İrsen Küçük’ten özür dileyin. 



Türban meselesi 
TBMM’de artık türbanlı vekiller genel kurul salonuna girebilecek, dün konu enine boyuna TBMM’de tartışıldı. Konu hakkında ise en güzel konuşmayı CHP milletvekili Şafak Pavey yaptı. Şafak Pavey'in yaptığı tarihi konuşma internette rekorlar kırıyor. Dinlemediyseniz lütfen 6 dakikanızı ayırın ve dinleyin. 

Teberrüken ULUÇAY: Bazım meslektaşlarımıza akşam randevu verip sabah vaaz geçiyormuşsunuz. Bir arkadaşa tam 5 kez randevusunu iptal etmişsiniz. Artık bir özel kalem alsanız da şu randevularınızı planlasanız. 
Asım AKANSOY: Tamam biliyorum önyargılarım var ama sizinde aynı önyargılara sahip olduğunuzu söyleyenler var. Nasıl çözeceğiz bu işi. 



Dr. Hamit BAKIRCI: Az laf söyleyip çok iş yapmak bizim memleketin özüne aykırı doktorum. Önce memleketin mantarlaşmış hastalıklardan kurtarmak gerek. 

Mehmet Erol AKTOPRAK: Geçen gün tamda lastikçinin önünde arabanızın lastiği patlamış. Şans mı? Şansızlık mı? karar veremedik valla. 

Erdoğan BARBARS: LTB’den bugünkü fotoğrafla ilgili aradılar mı sizi? Bence özür gelene değin her gün o fotoğrafı köşenizde paylaşın. 

Hakan DİNÇYÜREK: Doğum gününüz kutlu ve mutlu olsun. Dostlarınız sizin için Özbek pilavından doğum günü pastası hazırlatmışlar. 

Mehmet ÇAĞLAR: Dün gün boyunca elinizden telefon düşmedi. Mecliste de oldukça gergin gördük sizi. Paniğe gerek yok ok yaydan çıktı bir kere. 

Hasan TAÇOY: 29 Ekim’de Özdemir Tokel ile oynadığınız Zeybek oyunu için İzmir’den davet gelmiş size. İzmir’in Yunan işgalinden kurtuluşunda Özdemir ile Zeybek oynayacakmışsınız karşılıklı. 

Afet ÖZCAFER: Birkaç günlüğüne de olsa İstanbul’a kaçıyormuşsunuz. Gitmişken Marmaray’la deniz altından da geçin. 

Erkut YILMABAŞAR: TDP İskele ilçe başkanlığını bırakma kararınız bölgede TDP’nin yeniden yok olmasına neden olabilir. Bunca çalışma biranda sıfırlanacak. Yazık çok yazık. 

Zorlu TÖRE: Biyologlar derneği başkanının gördüğü dersleri siz daha birinci sınıftayken gördüğünüzü iddia etmişsimiz. Sizi karşılıklı sınava alacağım kanalda. 

Mustafa MENEKAY: Facebook sayfasından genel başkana gönderdiğiniz eleştiriler yerine ulaşmış. Ancak siz gene de fazla ümitlenmeyin. 

Gürsel UZUN: Gazimağusa belediye başkanlığı için düşündüğünüz isimlere aynen katılıyorum. Ama o fedakarlığı o isimler yapar mı? Bence havada bulut… 


Çiğdem AYDIN: Kendinizi spor salonlarına vermişsiniz adeta. Sabah spor salonu öğlen röportaj akşama gene spor salonu. Hayırdır olimpiyatlara mı katılacaksınız? 

Kemal ALTUNCUOĞLU: Küçük esnafa kredi vermek için bir kez daha düğmeye basmışsınız. Bu esnaf ne kadar dua etse azdır size. 

Ziya EMİR: Pazartesi günü ülkeye gelen tır nasıl olurda 5 günde boşalmaz. Devlete para vereceğim ama devlet 5 gündür almıyor diye isyan ediyormuşsunuz. Yapın bir haber sitede. 

Sadık GARDİYANOĞLU: 5. Metin Gardiyanoğlu voleybol anı turnuvası dün akşam Atatürk Kapalı Spor Salonunda muhteşem bir finalle son bulmuş. Bu sene gelemedik artık seneye kısmetse.. 

Yakup KILGÖZ: Civisilliler gecesinde pisti biran olsun boş bırakmayıp Feride hanımla anıları tazelemişsiniz. 

Kartal HARMAN: Dün giydiğin pantolonun rengini söylersen hemen gidip bir iki tane de bende alacağım. Pembe mi turuncu mu tam anlayamadım? 

İzzet İZCAN: Dün KIB-TEK’deki toplantı için bindiğiniz asansörde mahsur kalmışsınız. Devletin sadece kurumları değil asansörleri de artık sağlıklı olarak işlemiyor değil mi? 



GÜNÜN SÖZÜ 
“Biz bildiri yayımladık. O bildiriyi biz yazmadık. İngilizcesi, Rumcası ve Türkçesi aynı anda yazıldı ve yayımlandı. Geçici anlaşmayı görüşmek üzere toplanıyoruz. Bu metin orada çıktıktan sonra, herkese dağıtılacak. Kulüplere de basına da dağıtılacak ve tartışılacak. Aldığımız sorumluluk çok büyüktür. Biz bu sorumluluk neyi gerektiriyorsa onu yapacağız. Herkesin çok uzun yıllardır hemfikir olduğu bir başka konu görmedim ben. Gidip geldikten sonra, toplum her şeyi görecek ve tartışacak. Bırakın gidelim görüşelim, çıkacak olan da çıksın sonra herkes fikrini beyan etsin. Bu korku ve panik niye?” 
KTFF Başkanı Hasan Sertoğlu 


BİZİM TEMEL 
Temel Almanya'ya işçi olarak çalışmaya gider. Yolda yanında dünya tükürük şampiyonu oturmaktadır. Adam, bir tükürür ve tükürük Temel'in kulağının yanından hızla geçer. Adam: “Ben 96 olimpiyatları dünya şampiyonu Almanya'dan Hans.” der. Temel şaşırır. Bir müddet sonra adam bir daha tükürür ve tükürük Temelin kafasını sıyırarak geçer. Hans konuşmaya devam eder: “Ben 2000 dünya tükürük şampiyonu Hans.”der. Temel artık dayanamaz ve Hans'ın suratının orta yerine tükürür ve şöyle der: “Ben Temel, henüz acemi!”.