1992 yılından beri Türk Dünyasını adım adım gezmiş, bu konuda yüzlerce makale ve kitaplar yazmış birisi olarak şunu söyleyebilirim ki; Nevruz, Türk Dünyasını birbirine bağlayan belki de tek somut kültür öğesidir.
Nevruz kelimesi elbette ki Farsçadır ve “Yeni Gün” demektir. Türk Dünyasında Nevruz ismi, Nevbahar, Navrez, Neüruz, Nervüz, Nooruz, Navrız, Novruz, Noyruz… vs gibi isimlerle adlandırılır. İsmin Farsça olması ve İran geleneğinde de kutlanmasına rağmen bu bayramın onlarda da kutlanması, bizimle girdikleri kültürel bir etkileşimin sonucudur.
Bir günün bayram olabilmesi için o gün çok önemli ve kutsal bir olayın olması gerekir. İran kültüründe bu günün bayram olmasını gerektirecek bir şey yoktur. Bu konu, İran tarihinin en büyük yazılı kaynağı olan Firdevsi’nin Şehnamesinde geçmektedir. Ona göre; Azerbaycan coğrafyasına gelen Cem isimli İran Şahının taktığı tacın yaydığı ışık o kadar parlaktı ki halk; “Bugün önemli bir gün, yeni bir gün” demiş ve böylece bugün bayram olarak kutlanmaya başlanmıştır. Dikkat edilirse Firdevsi’nin bahsettiği coğrafya, Azerbaycan coğrafyasıdır ve Azerbaycan coğrafyası binlerce yıldır Türklerin yaşadığı bir coğrafya olarak Nevruz’u kutlamaktaydı.
Türklerin bu bayramı, 4000 yıldan beri kutladığı biliniyor.
Ecdadımız bu günü, Türklerin Ergenekon’dan çıkışı, İlkbaharın başlangıcı, gece ile gündüzün eşit olması, toprağın uyanması olarak kabul etmiş ve büyük bir coşku ile kutlamıştır. Bu coşku hala devam etmektedir. Özellikle Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan ve Azerbaycan bu bayramı, milli ve resmi bir bayram olarak kabul etmekte, devletin tüm imkanlarını seferber etmesi ile kutlamaktadır.
Bu satırları okuduğunuz anda Türkiye’nin dışındaki tüm Türk Halkları şu anda sokaklarda büyük bir coşku içerisinde iken, Anadolu insanı terör belası yüzünden bu bayramı bırakın kutlamayı, belalı gün olarak hafızalarına kaydetmektedirler.
Atatürk’ün başlangıçta bu bayramı resmi olarak kutladığı bilinmekte iken, daha sonra bundan vazgeçilmesi ve bu bayramın sadece Güneydoğu’da yaşayan insanların inisiyatifine ve kutlanmasına bırakılması büyük bir talihsizliktir.
Kıbrıs Türklerinde Nevruz’a gelince;
Kıbrıs Türkleri bugünü “Mart Dokuzu” olarak bilir ve Mart ayının Dokuzunda kutlarlar. Bunun sebebi şudur; Türklerin gece ile gündüzün eşit olduğu bir tarih olarak kutladıkları 21 Mart tarihi, Rumi takvimde 9 Mart tarihine denk gelmektedir. Miladi takvime geçtikten sonra Kıbrıs Türkleri “ Mart Dokuzu” bayramını, miladi 9 Mart tarihinde kutlamaya devam etmişlerdi.
Nevruz bayramınız kutlu olsun.