Ortaklık devletini biz terk etmişiz
Sosyal medyada gün geçmiyor ki, Rum propaganda tezlerinden biri içimizdeki işbirlikçiler tarafından ileri sürülmesin!!
Yalanlara veya cahillikle veya misyonerlikle ille de Rum yayılmacılığı haklı gösterilmek isteniyor
Dün yine böyle bir yalana-cehalete-misyonerliğe tanık oldum..
Diyorlar ki " Rumlar bizi cumhuriyetten atmadı biz çekildik. İsmet İnönü Dr Küçük’e görevlerinize dönün diye mektup gönderdi ama bizimkiler dönmeyerek, devletten çekildiler…”
Bu, Kıbrıs sorununda ENOSİS hedefli Rum tarafının sorumluluğunu-suçunu perdelemek, devlete yönelik silahlı Rum işgalini haklı göstermek ve Türk Halkını “suçlu ve isyancı”
Göstermek için ileri sürülen en eski Rum safsatasıdır..
Birçok kez belgeleri ve tanıklıkları ile bu yalanı çürüttüm. Bir kez daha yazayım:
İsmet İnönü’nün Dr. Küçük’e gönderdiği mektubun tam metnini "1960 Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Doğuşu-Çöküşü ve Unutulan Yıllar" adlı kitabıma koydum. Meraklısı oradan okuyabilir.
O mektupta İnönü Dr Küçük’e "GÜVEN LİĞİNİZİN SAĞLANMASI KOŞULUYLA devletteki görevlerinize gidin" diyor..
Ne ki o günler güvenliğin sağlanması mümkün değildi..
Cumhuriyetin Cumhurbaşkanının ( Makarios), Meclis Başkanının ( Klerides), İçişleri Bakanının (Yorgacis) ve Çalışma Bakanının ( Papadopulos) altında imzası olan AKRİTAS soykırım planı uygulanmaktadır..
General Karayannis 1960-1963 döneminde 5000 EOKA militanının eğitilip silahlandırıldığını ve Türk bölgelerine saldırıya geçtiklerini anılarında yazmıştır.
Makarios’un doktoru Lissaridis, İçişleri Bakanı Yorgacis, Çalışma Bakanı Papadopulos ve katil Samson’a bağlı 4 milis gurubuna ilaveten, gizlice adaya getirilen bir Yunan tümeni tüm adada Türklere yönelik terör estirmektedir..103 köy işgal edilmiş, Türkler adanın yüzde 3’ünde kuşatma altına alınmış, 50 bin Türk aç ve sefil göçmen durumuna düşürülmüştür.
Cumhuriyetin polis gücündeki yüzde 60 Rum polis ve ordusundaki yüzde 60 Rum Türk bölgelerine saldırmaktadır..
Ve o dönem CB Makarios yaptığı açıklamada "kimsenin can güvenliğini sağlama sözü veremem "demekteydi.
Türkler yollardan işyerlerinden barikatlardan alınıp öldürülmekteydi .
Nitekim şimdi Politis gazetesi her gün yaptığı ifşaatlarda 1964’de işyerlerinden Rum çalışma arkadaşlarının yardımı ile Rum polisi tarafından alınan 17 Türk'ün öldürülüp kör kuyulara atıldığını yazıyor. Bunlardan 7 Türk, hem de İngiliz üslerindeki depodaki işlerinden alınmıştı. Barleycs Bankın müdür yardımcısı olan 1 Türk ise bankadaki çalışma odasından alınmıştı.
Larnakalı 11 Türk ise işlerine giderken yoldan alınıp öldürülmüş ve otobüs ile birlikte gömülmüştü. Baf Milletvekili Cengiz Ratip yoldan alınıp öldürülmüştü.
Devlet hastanesinde yatan 24 Türk öldürülüp biçerdöverlerle doğranmıştı.
Baf’ta çarşıdan alınan 9 Türk öldürülmüştü..
Ayvasıl köyünde sivil halka yönelik toplu katliam yapılmıştı..
Küçük Kaymaklı’da evlerinden alınan onlarca Türk bilinmeyen bir yere götürülerek katledilmişti..
Nisan ayında St. Hilarion bölgesine, Nisan-Ağustos aylarında Dillirga bölgesi Türk köylerine acımasız saldırılar yapılmıştı..
Dolayısıyla 1964’de, yani İnönü’nün mektubunu gönderdiği günlerde geri dönmek için güvenli bir ortam yoktu..
1965’e gelince ve garantör Türkiye’nin müdahale hazırlıkları sonucu durum biraz sakinleşince Türk liderliği ortak meclise dönmek için aralarında Ümit Onan ve Ahmet M. Berberoğlu’nun da bulunduğu 3 milletvekilini bir İngiliz zırhlı aracı içinde Meclis Başkanı ve AKRİTAS Planı kurmay başkanı Klerides ile görüşmeye gönderdi.
Ne ki Klerides onlara o tarihe kadar gayrı meşru şekilde sadece Rum Milletvekilleri tarafından geçirilen yasaları kabul etme ve Anayasaya aykırı seçim yasasının değişmesine itiraz etmeme, RMMO kuruluş yasasını benimseme şartlarını koydu . Klerides “aksi halde sizi güç kullanarak içeri almam " diye tehditte bulundu. Türk milletvekilleri Anayasaya ve anlaşmalara aykırı olan bu koşulları kabul etmedi..
Türkiye konuyu BM’ye taşıdı, görüşmeler oldu, ancak Rum bildiğini okumaya devam etti.. .Benim “kibris Cumhuriyeti Meclisi Nasıl İşgal Edildi" adlı belgesel kitabımda bütün bunların belgeleri var. BM konuşmaları var. İngiltere'nin tavrı var. Rum ve Türk basınının yazdıkları var. Okuyun, öğrenin, gerçekleri yazın. Tarihi çarpıtmayın…Bilmeden konuşup yazmayın, Rum’un yalanlarını papağan gibi tekrarlayıp Rum işgalini haklı göstermeye çalışmayın…
Türk bölgeleri etrafındaki Utanç Barikatlarının güvenlik içinde nasıl geçileceğini yazın.
Sivil Türklere yönelik bunca cinayet ortada iken Türk memurları görevlerine gitmemekle ve Türk tarafını ortaklık devletinden çekilmekle suçlamak cehalet değilse, bilinçli olarak Rum propagandasına, Rum yayılmacılığına, ENOSİS’e ve EOKA’ya hizmettir, Türk halkına yönelik katliamları haklı göstermektir…
Bunu yaptığınız için UTANMALISINIZ!!!