Levent Özadam - Mesaj Kutusu
leventozadam@gmail.com
Sine-i Millet..
Yeni modamız...
Yani, Siyasi temsil meşruiyetini yitirdiği düşünülen meclis'ten çekilerek siyasete halk
içinde devam etmek.
Halkın Partisi lideri Kudret Özersay 'Demokrasiye ve devlete sahip çıkmak için
Meclis’ten çekiliyoruz dedi.
Ve HP karıştı...
HP'nin yanında diğer Siyasi partilerde bu fikri çok olumlu karşılamadı...
Amaç demokrasi iken bu karar ne kadar demokratik tartışılır tabi.
Niye mi?
HP'li vekillerin haberi ve onayı olmadan alındı bu karar.
Özersay'ın kendi şahsi çıkarları ve siyasi kariyeri için bu kararı aldığı ve asıl hedefinin
Cumhurbaşkanlığı olduğu iddia ediliyor.
Özersay, Kıbrıs Türk siyasetine en iyi girişi yapan ancak en hızlı çöküşü yaşayan
liderdir.
Ciddi bir kitleyi ikna etmeyi başaran Özersay, şimdi acemice kararlar alıyor.
Birincisi sine-i Millet meclistir.
Meclis mücadele yeridir.
Demokrasi ve devlete sahip çıkmanın en etkili yolu mecliste olmaktan geçer.
Özersay, Türkiye Cumhuriyeti – KKTC arasındaki ilişkinin gelmiş olduğu noktaya
dikkat çekiyor. Son bir buçuk yıldır görüyoruz ki, ilişkiler sağlıklı değildir, yanlış bir
zemindedir diyor.
Haklı mı?
Evet haklı...
Peki haklıyken nasıl haksız duruma düşüyor.
Şimdi aklımız da şu geliyor.
Ankara'nın müdahalesi olmasa bizimkiler tıkır tıkır çalışıyor ve her şey güllük
gülistanlıktı...
Tek derdimiz ;müdahale çünkü...
Ayranımız yok içmeye müdahaleyle gidiyoruz sine-i millete...
Özersay, Toparlanıyoruz hareketiyle atağa kalktı.
Siyasi bir hareket değiliz dedi.
Sonra siyasete girdi.
Şimdi tekrar, meclis ten kopup sivil toplum hareketi gibi olmak istiyor.
Yol arkadaşlarının ne düşündüğünün sanki bir önemi yok!
Bir toplanıyor bir dağılıyor.
Baybars ve Rogers'in şimdi durumu ne olacak.
Bağımsız mı devam edecekler, istifa mı edecekler...
Son aylarda siyaseten ciddi sorunlar yaşadık.
Buna ister müdahale deyin ister bizim siyasilerin beceriksizliği deyin ne derseniz
deyin.
Şu aşamada tek istediğimiz;arıza çıkarmayın...
Bıktık usandık!
Sorun çıkarmayın bize sorunları çözün...
Muhalefeti de hükümeti de bizi rahat bırakın düşün yakamızdan...
Sadece işinizi yapın...
Gidin halkın sizi verdiği yetkiyle bu halk için çalışın.
Ekonomik sorunlarımız var ciddi sorunlarımız var.
Özersay,Başbakanın, bakanların kim olacağına, kabinenin nasıl olacağına, hangi
bakanın nasıl görevden alınacağına karar verirken Türkiye’yi de işin içine dahil
edecek şekilde hareket edilmesinin sonunda ilişkilerin geldiği nokta bellidir. KKTC’ye
zarar vermektedir ve uluslararası alandaki itibarımızı da yıpratmaktadır." diyor.
Özersay bunları meclis kürsüsünden söylemeye mi çekiniyor?
Meclis'te söz mü alamıyor?
Nelerle uğraşıyoruz...
Kasap et koyun can derdinde...
…
Şimdi kamuoyundaki söylenti şu;
Kudret Özersay bundan böyle artık tamamen Saray’a oynuyor…
Aklı fikri Cumhurbaşkanlığı makamında!
Bu konudaki olasılık kesinlikle çok büyük…
Bağımsız olarak girdiği Cumhurbaşkanlığı yarışında yüzde 20 gibi bir oy oranı almıştı
ya!
Büyük ihtimalle onu da hesaba katıyor…
Aklı sıra, 3 vekilli partisini meclisten çekerek sine-i millet diyecek!
Halkın arasına karışacak…
Ne kadar halkın içinde ve yanında olduğunu gösterecek!
Sonra da Cumhurbaşkanı adayı olacak…
Bu aslında gerçek olabilirdi ama mimarı olduğu HP’yi düşürdükçe düşüren bir
Özersay’ın bundan böyle siyasetin hiçbir kulvarında başarı şansı kalmamıştır!
Şimdi de bütün siyasi birikimini kötü bir siysi kumarbaz olarak Cumhurbaşkanlığı
makamına yatırmaya hazırlanmaktadır…
Bundan böyle artık yapacağı tek bir şey kalmıştır;
Akademik hayatına geri dönerek, en iyi yaptığı işe geri dönmek…
Başlangıçta pırıl pırıl olan bir kişinin kendini ve partisi düşürdüğü duruma sadece
üzülüyoruz…