TDP’den yapılan açıklamaya göre Öztabay, “Eğitim öğretim, düşünce ve davranış şekillerini değiştiren, geliştiren bir süreçtir. İnsanı daha iyiye, daha güzele, daha yararlıya ulaştıran bir yaşama sürecidir. Hal böyle olunca; sosyal hukuk devletlerinin en önemli politikaları eğitim üzerine kurulmalı, yani eğitimin bir devlet politikası olarak yürütülmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
Öztabay, TDP’nin temelinde bu toplumun aydın öğretmenlerinin oluşturduğu sağlam bir yapı olduğunu, kendileri için eğitimin öneminin tartışmasız bir gerçek ve öncelik olduğunu belirtti.
TDP Girne İlçesi olarak eğitim hususunda eğitimcilerle aylardır yürüttükleri istişareler sonucunda; “Eğitim adına alınması gereken tedbirlerin alınmadığını, günü birlik kararlarla yasalara aykırı ve/veya uluslararası anlaşmalara uygun olmayacak şekilde faaliyetler yürütüldüğünü birinci ağızdan öğrenme şansı bulduklarını” belirten Öztabay, bu gerçeklerin kamu nezdinde görünür olduğunu söyledi.
Gerek sınıf kapasitelerinin genişletilmesinin, gerek değişen öğrenci yapısına uygun müfredat oluşturulmasının, gerekse yabancı öğrencilere ana dillerinde eğitim verilmesi ve Türkçe öğrenmelerinin kolaylaştırılmasının Milli Eğitim Bakanlığı’nın yegâne görevi olduğunu belirten Öztabay, “Ancak Eğitim Bakanlığı uzun zamandır ne bir Bakanlık ne de eğitimci gibi davranıyor” dedi.
-“Devletin görevleri bellidir, çocuklarımız öksüz değildir”
TDP Girne İlçesi olarak çocukların eğitim hayatından alınan her günü “insan haklarına aykırı” olarak nitelendirdiklerini belirten Öztabay, “Bilhassa özel eğitim alması gereken küçük bireylerin ve ailelerinin doğru yönlendirilmesi, rehber öğretmenler vasıtasıyla kontrol altına alınması doğru nesiller yetiştirebilmenin ve sosyal devlet olmanın tartışmasız başlıca kurallarındandır” ifadelerini kullandı.
Geleceğin doğru tesis edilebilmesinin, günümüz çocuklarının akıl, gönül ve çalışma kapasitelerinde gizli olduğunu dile getiren Öztabay, sorgulayan, düşünen, evrensel kişiliğe kavuşmuş, kavrama gücü, eğitim ve öğretim düzeyi geleceğe yönelik gelişmiş çocukların artmasıyla güzel bir dünya ve gelecek yaratmanın sosyal hukuk devletinin asli görevi olduğunu ifade etti.