SABRİ’YE VEFASIZLIK

Vefa, sözünü yerine getirme, sözünde durma, sevgi, dostluk ve bağlılıkta kararlılık ve dini sorumluluklarını yerine getirme anlamlarına gelir. VEFASIZLIK Evet,Her şeyini formasını giydiği takıma veren,Sabri Sarıoğlu,şimdi vefasızlığın en acısını yaşıyor. Sabri Sarıoğlu, 26 Temmuz 1984'te Samsun'un Çarşamba ilçesinde dünyaya geldi. 1995-1999 yılları arasında amatör kulüplerde top koşturdu. Galatasaray alt yapısında yer aldı.Ve PAF Ligi'nde çıkardığı başarılı maçların ardından ilk kez 2001-2002 sezonunda, teknik direktör Mircea Lucescu tarafından A takımına çağrıldı 2010-2011 sezonunda takımın kaptanı Ayhan Akman'ın ardından Arda Turan'ın da 2.kaptan olmasıyla takımın 3. kaptanı oldu ve 012-13 sezonu öncesinde ise Ayhan Akman'ın takımdan ayrılmasıyla takımın 1. kaptanı olan Sabri, bugüne dek Milli Takımların Türkiye U-15 kategorisinden başlamak üzere tüm kademelerinde forma giydi. Toplam 142 kez millî takımlara çağrılan Sabri, 2006 yılından beri 44 kez de A Milli formasını giydi.. Asıl mevkii olan sağ açığın yanı sıra sağ bek olarak da oynayabilmektedir. Milli Takım'da genelde sağ bek olarak görev yaptı. Galatasaray'da kadro dışı kalan Sabri Sarıoğlu, A2 takımının, A takımla yapacağı hazırlık maçında kadroda yer almadı ve Florya Metin Oktay Tesisleri'nden ayrılırken gazetecilere sadece üzgün olduğunu belirterek, Moralinin bozuk olduğu kaydedilen Sabri'nin, "Prandelli'nin raporlarında yer almıyorum. Ben çalışmalarıma devam ediyorum.Bu benim takımım”dedi İşte Vefasızlık,bu takıma ömrünü veren kaptanlık yapan Sabri, şimdi nerelerde İnsanların vefasızlığı hiç bir şeye benzemez bakmayın insanlar ''dünya vefasız'' derler ya bence dünya vefasız değil, vefasız olan insandır. Hayatımız boyunca bir çok insanla iletişim halinde oluruz, kimine kendimizden bir şeyler katarız, emek veririz, hayatının belli dönemlerinde sahip çıkarız. Bizimle büyür bizde onunla büyürüz. Gün olur yollar ayrılır herkes kendi seçimleri doğrultusunda yaşama karışır. Hiç ummadığın bir yerde o insanın kapısını çalarsın yada çalmak zorunda kalırsın hani onun için hayatından ödün verdiğin dostun, arkadaşın o zaman ahde vefayı ya görürüsün yada ne vefasızmışsın der kendine ve verdiklerine yanarsın. Varsın hatırlamasın varsın unutsun bunlar bir yerde insanı yıkmaz sadece üzer. Asıl önemli olan hayatını önüne serdiğin, canını dişine katıp geceni gündüzünü ona adadığın bir insanın gün gelip senin tam zıddında sana ve yaşamına kast, zulüm ettiği an bittiğin, kırıldığın andır. Artı bu vefasızlıktan öte düpedüz zulümdür. İnsanoğlu, çıkarları mevzu bahis olunca her şeyi unutabilen, hatta satabilen bir varlıktır. Bu tür insanlara ne kadar değer verirseniz verin, ne kadar iyilikler yaparsanız yapın, gün gelir bir anda silip atar sizi. Bu insanlar gönül borcunu, vicdan borcunu, vatanı için ölen insanlara ahde vefayı bilmezler. İşte acı olan budur. SABRİ sen bizlerin kalbindesin