Serbest Kürsü / Levent Özadam
Tabipler Birliği Başkanı Dr. Özlem Gürkut bundan birkaç gün önce bir paylaşımında vurgulamıştı!
Maske takılması zorunlu mu değil mi diye sordu...
Çünkü haklı nedenleri vardı;
“KKTC Bakanlar Kurulu halen yürürlükte olan “maske takma zorunluluğu” kararını da iptal etsin bence. Çünkü Sağlık Bakanımız dahil hükümet yetkilileri kendileri maske takmıyor, onların örnek olması gereken toplum da haliyle takmıyor.
Pozitif vakalar çıkınca bakarız bir çaresine... Şimdilik eğlenceye devam.
Ama sonra kimse çıkıp endişeliyim falan demesin lütfen...”
Bu açıklamaya göre kesin olan şudur;
Bakanlar Kurulu’nun maske takma zorunluluğu yönünde bir kararı vardır...
Yani bu kararı Bakanlar Kurulu almıştır ama bir çoğu kendi ürettikleri karara uymamaktadır!
Biz buna hiç şaşırmadık...
Çünkü aldıkları karara uymama gibi tavırlar bizim kötü geleneklerimizden sadece birisidir!
...
Bu karar üretildiğine göre şu anda maske takmak zorunludur...
Hatta takmamanın cezası olduğunu da biliyoruz!
Ama Bakanlar Kurulu üyeleri takmıyor...
Meclis’teki vekiller de öyle!
Tabi ki vekillerden birkaç tanesini bu listeden dışarı koyabiliriz...
Sadece bir kaçı diğerlerinin içinde maskelerini genelde çıkarmıyorlar!
Ama bu kez de görüntü biraz tuhaf kaçıyor...
Sonuçta bunlar milletin vekili!
Özlem hanımın da dediği gibi örnek olmaları gereken bireyler...
Her meclis oturumunda millet onları ekranlardan izliyor!
Onlar bu topluma örnek olmazsa, vatandaş niye maske taksın ki?
Biri takar biri takmazsa da işin ciddiyeti kaçar...
Ağlanacak halimize hep birlikte güleriz!
Salgın kapıyı çaldığında da vay halimize...
...
Reşat Akar her gün ekranlarda bas bas bağırıyor...
Hangi markete gitse maske takanların sayısının bir iki taneyi geçmediği hususunda uyarılarda bulunuyor!
Kesinlikle haklı bu serzenişinde...
Zira evin alış verişini biz üstlendiğimiz için kendi gözlerimizle şahit oluyoruz!
Kasiyer arkadaşlar sanki bir yerlerden talimat almış gibi maskeleri çöpe atmışlar...
İlk günlerde konulan dezenfekte ilaçları artık bol keseden dağıtılmıyor!
Girişteki paspaslar kupkuru...
Müşterilerin sadece belli bir kesiminde o da orta yaşın üzerindekilerde maske var onlar da bunalmış olacaklar ki, burunları dışarıda!
Zaten kimse kimseyi bu konuda uyarmıyor...
Sahi maske takma zorunluluğu kalktı mı acaba!
Biz duymadık, duyan varsa söylesin de biz de artık bu cehennem sıcaklarında takmayalım ki, bari rahat nefes alalım!
Bakanlar Kurulu bu konuda bir açıklama yapmakla mükelleftir...
Ya alınan karar kalksın maskeleri atalım!
Ya da bu karar artık adam gibi karar olsun ki hem iş hem de dış mekanlarda maskesiz olanlara ağır cezalar uygulansın...
Yani anlayacağınız işimizi devlet ciddiyetine uygun olarak yapalım!
...
Sağlık Bakanı Dr. Ali Pilli dün yaptığı açıklamada yöneltilen eleştirilere tepki göstererek bunların çoğunun insafsız eleştiriler olduğunu söyledi...
Haklı yönleri yok değil!
Zira bakanlık koltuğuna oturduğunda güllük gülistanlık bir yapı bulmamıştı...
Şu anda sağlıkta bir takım sıkıntılar yaşanıyorsa, bunda sadece Pilli’nin değil, gelmiş geçmiş tüm parti ve bakanlarının da büyük sorumluluğu vardır!
Devletin kasasının dolu olduğu dönemlerde bile sağlığa ve hastanelere yeteri kadar yatırım yapılmamış, istihdam sağlanmamış ve ağır aksak işleyen bir sistem vardı...
İşte Pilli, böyle bir sistemin üzerine geldi şanssızlığı yaşanan salgın olmasıydı, eldeki imkanlarla da yapabileceği kadar ne yaptıysa yaptı!
Özellikle muhalefet bu konuda bir eleştiri yaparsa kendi dönemlerini de ortaya koymalı, gerekirse de öz eleştiri yapabilmelidir...
...
Ama Bakan Pilli de kendi eksikliklerini görmeli, o da muhaliflerden şikayet ederken kendi söz verdiği halde yapamadıklarını nedenleriyle açıklamalıdır...
Öncelikle maske meselesi!
Üyesi olduğu Bakanlar Kurulu maske takılmak zorunludur dedi mi, dedi...
Onun için kendi de dahil tüm bakanlar maske takmalıdır!
Bütün vekiller de...
Sokaktaki vatandaş da!
DSÖ bas bas bağırıyor...
Henüz aşı bulunmamışsa maske ve sosyal mesafe önemlidir diye!
Önemliyse de karar uygulanacak, bunun ötesi yok...
Uygulanmayacaksa da Bakanlar Kurulu aldığı kararı bozacak ve bunu da açıklayacak!
...
Pilli’yi her ne kadar iyi niyetli ve samimi bulsak da bu dönemde acemice hatalar yaptı...
45 günde pandemi hastanesi hazır dedi!
Millet geriye doğru saydı ama fiyasko oldu...
Çünkü her zaman olduğu gibi gibi bu işten avanta peşinde koşanlar oldu!
Kimi ihalesiz inşaat yapımı peşinde koştu kimi de satın alınacak olan bir özel hastaneden komisyon almaya kalktı...
Pilli de sözünde duramamış oldu!
Sonra kalktı 20 Temmuz tarihi attı ortaya...
Herkes pandemi hastanesi müjdesi beklerken, 500 yataklı devlet hastanesi ile halkın karşısına çıktı!
Olmalı mı kesinlikle olmalı...
3 sene ya da 5 sene sonra olsun yeter ki bizim olsun!
Ama şimdi öncelik o değil ki...
Gözümüz kulağımız pandemi hastanesinde!
İnsanlar artık bu hastaneyi bir sigorta, bir kurtuluş olarak görmeye başladı...
O zaman yapacaksın!
Söz verdin çünkü...
Söz vermek başka bir şeye benzemez, yapacaksın, yapmak zorundasın!
Yapmazsan da eleştiri yapıldığında sitem etmeyecek sinip kalacaksın...
...
Maske meselesine dönersek...
Yine Bakan Pilli ve diğer kabine üyelerine sesleniyoruz;
Takalım mı yoksa takmayalım mı?
Burada evcilik oyunu oynamıyoruz...
Ya takma kararını kaldıracaksınız, riski artıracağız!
Ya da alınan kararlar uygulanacak ve buna de en başta siz uyacaksınız, takmayanı toplum sağlığını tehdit etme suçuyla yargılayacaksınız...
Biraz ciddi olun yeter ki!
Başarı ardından kendiliğinden gelecektir...
