Son anda cok ciddi bir sıkıntı olmasa, yeni hükümet önümüzdeki hafta sonu kuruluyor.
Son UBP -DP Hükümetinin üzerinden yaklaşık 12 yıl geçti. O tarihten beri ülke CTP nin elinde can çekişiyor.
Bu iki sağ parti bir çok defa Hükümet kurabilecek durumda iken, kısır çekişme ve iki parti icerisindeki provakatorlarin de etkisi ve kışkırtması ile hem kendilerini, hem de ülkeyi CTP ye mahkum etmişlerdi.
2013 te yapılan son seçimlerden sonra hem DP hem de UBP, CTP ile yaptığı koalisyonlarda ağızlarının payını aldılar ve nihayet medazori de olsa bir araya geldiler.
Simdi normal seçimlere yaklaşık 2 yıl var.
Bu iki Parti önlerindeki iki yılı iyi degerlendirebilirlerse, hem kendilerinin hem de ülkenin önünü açarlar. Ya değilse, DP siyaset sahnesinden tamamen silinir. UBP ise, silinmeden önceki son kulvara hızlı bir giriş yapar.Bu durumda bu iki siyasi partinin boşluğunu birisi Halkın Partisi, digeri de kurulmasi muhtemel bir baska sag parti alır.
Dolayısı ile bu iki parti başarılı olmak zorunda olduklarını gayet iyi biliyor.
Burada en büyük zorluk, her iki partinin genel başkanına düşmektedir. Ne yazık ki iki lideri de yakından tanıyanlar, endişelerini saklamiyorlar. Onlara göre, UBP ve DP liderlerinin karakter yapıları birbirine son derece ters. Yine onlara gore her iki liderin gecmisteki akrabalık ilişkilerinde yasanan olumsuzluklar, siyasi ilişkileri gerebilir.
Karakter yapilari ve gecmiste kalan akrabalik iliskileri bir yana, bana gore bu iki liderin asıl problemi kabine oluşumunda ortaya çıkacak.
UBP de bütün Milletvekilleri Bakanlık bekliyor. Bazıları ise, hangi bakanlığı istediğini çeşitli yollardan Genel Başkana dikte ediyorlar adeta. UBP de ki en gözde bakanlık ise, İçişleri Bakanlığı. Bu Bakanlık için Dürüst, Sucuoglu ve Çavuşoğlu başta olmak uzere cok sayıda Vekil ciddi kulis icerisinde.
DP ye gelince; Bu konuda Denktas' in eli Özgürgüne göre biraz daha rahat.
DP nin payına düşen 3 Bakanlık için, Milletvekilleri arasında herhangi bir yarış yok. Alanlı Meclis Baskan Yardimcisi oldugu icin, Arabacioglu da gorev talebinin olmadigini deklere ettigi için geriye Denktas ile birlikte 3 vekil kaliyor. Buradaki sıkıntı şu; DP de 3 Milletvekili Bakan olursa, komitelerde çalışacak Milletvekili kalmıyor.
Serdar Denktaş'ın bu konuda ciddi bir sıkıntı yaşadığı görülüyor. Komite sıkıntısına bir formül bulunamazsa, Denktaş'ın dışardan bakan atama yoluna gitmesi kaçınılmaz gözüküyor.
Meclis Başkan Yardımcılığıni UBP ye vermek ve böylece bir Milletvekilini komitelere kaydırmak bir formül olabilir.
Neyse. Allah'tan ki, iki Parti'nin Genel Başkanı da oldukça tecrübeli. İyi niyet olduktan sonra, bu gibi problemlerin rahatlıkla cözülebilecegini düşünüyorum.