İstanbul Gelişim Üniversitesi tarafından bu yıl ilki düzenlenen "Türkiye Uluslararası Yapay Zeka Film Festivali" yarın sona eriyor.
Festivalde "Yapay Zeka Çağında Medyanın Dönüşümü" söyleşisi ile "Üretken Yapay Zekayla Görsel Tasarım", "Üretken Yapay Zekayla Ses Tasarım", "Yapay Zekayla Yaratıcı Yazarlık" ve "Yapay Zekayla Oyun Tasarımı" atölye çalışmaları gerçekleştirildi.
Alanında uzman isimlerin ve akademisyenlerin katılımıyla "Yapay Zeka Gölgesinde Medya ve Sinema" ile "Yapay Zeka ve Türk Film Endüstrisi" çalıştayları yapıldı.
- "Her teknolojik gelişme sinemanın anlatım dilini geliştirdi"
Festival Koordinatörü, Marmara Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Bahadır Kapır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, festivalde ses, ışık, görüntü, video, senaryo ve seslendirme gibi, tüm film üretim araçlarında yapay zeka modellerinin kullanıldığı filmlerin yarıştığını söyledi.
Yapay zeka üzerine dünyada birkaç festival düzenlendiğini aktaran Kapır, Türkiye'de ise ilk olduğunu kaydetti.
Kapır, festival yarışmasına 94 ülkeden 1105 başvuru yapıldığını dile getirdi.
Sinemanın temelinde teknolojik gelişmelerin hakim olduğuna dikkati çeken Kapır, "Sinema bir hikaye anlatım modeliyse bu hikayeyi anlatmamızdaki en temel nokta aslında teknoloji. Bugün sinemadan bahsedebiliyorsak, teknolojik gelişmeler sayesinde bahsedebiliyoruz. Sinemanın tarihine baktığımızda her teknolojik gelişme sinemanın anlatım dilini geliştirdi. Şimdiki teknolojik gelişme de yapay zeka. Fakat bu anlatım dili sinemanın üretim ayağını da değiştirmeye başladı." dedi.
- "Yapay zekanın kendine has rengi, üretim dokusu var"
Bahadır Kapır, yaklaşık 10 yıldır yapay zeka algoritmalarının sinemada kullanıldığına dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:
"Şu an esas değişkenlik ilk defa yapay zeka, sinemanın üretiminde bire bir etken olarak kullanılmaya başladı. Bu etken modeller, görüntü ve ses üretimi, bununla beraber otomasyona bağlanmış bir kurgulama mantığı. Bu da doğal olarak sizin üretim süreçlerinize etki ediyor. Yani düşük bütçeli yapımların, yapay zeka araçlarıyla beraber bu süreçler içerisinde üretimleri kolaylaşmaya başladı. Bu da şu anlama geliyor, eğer bir hikayeniz varsa bu araçlar sayesinde kolay bir şekilde sinemasal bir üretim gerçekleştirebileceksiniz. Bu açıdan yapay zekayı biz önemli buluyoruz."
Sinemada yapay zeka filmleriyle beraber yeni bir türün de ortaya çıktığını belirten Bahadır Kapır, "Yapay zekanın kendine has rengi, üretim dokusu var. Sinemada bu türle beraber üretim kolaylaşıyor. Çok fazla sinemasal üretim olacak. Belki sektör enflasyona uğrayabilecek." değerlendirmesinde bulundu.
Kapır, festivale başvuran tüm filmlerin eş değer yapay zeka araçları kullanılarak hazırlandığını ve her ülkenin filminde kendi kültürlerinden, değerlerinden beslenerek kendi hikayelerini anlattığını söyledi.
Sürekli üretken yeni yapay zeka modellerinin ortaya çıktığını kaydeden Kapır, "Bu modelleri tam anlamıyla kullanamıyoruz. Hepsinin çok farklı özellikleri var. Promt mühendisliği dediğimiz, promt yazılımlar burada çok önemli. Bu sebepten dolayı üretken yapay zeka araçlarına festivalde öncelik verdik ve festivalimize katılan öğrenciler, bunları ustalarından öğrenme fırsatı buldu." diye konuştu.
- "Yapay zeka, sinemada birçok engeli ortadan kaldırıyor"
İstanbul Gelişim Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Festival Direktörü Doç. Dr. Ferhat Zengin ise yapay zeka konusunda toplumsal bir farkındalık oluşturma amacıyla festivali düzenlediklerini söyleyerek, "Yapay zeka farkındalığı oluşturarak, genç sinemacıları, profesyonelleri bu alana yönlendirmek istiyoruz. Bu festival aslında onların bir gösterim platformu olabilir." ifadelerini kullandı.
Festivali uluslararası platformda daha tanınır hale getirerek, büyütmek istediklerini dile getiren Zengin, yapay zekanın Türk sinemasını olumlu manada etkileyebileceğine vurgu yaptı.
Zengin, yapay zekanın sinemayla kesişim noktasının olağanüstü bir hale geldiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:
"Bizler artık kamera kullanmadan rahatlıkla içerik üretebiliyor, hikaye yazabiliyoruz. Bir film çekmek, dağıtmak oldukça zor. Ama yapay zeka, sinemada birçok engeli ortadan kaldırıyor. Belli başlı oyuncu, ses, görüntü problemleri var. Yapay zekayla bunları üretebilirsin. Tabii biz burada bir maestro gibi bütün malzemeyi yönetebilen konuma geliyoruz. Özellikle engellere takılan genç sinemacılar için oldukça önemli yapay zeka. Bu anlamda içerik üretimlerinin sayısı artacak. Bu durum bizim ülke sinemamızı, genç sinemacıları uluslararası platforma da taşıyacak."
Yapay zeka araçlarının şu anda henüz emekleme aşamasında olduğuna dikkati çeken Zengin, bu yüzden de doğrudan sinema sektörüne rakip olmadığını dile getirdi.
Ferhat Zengin, yapay zekanın son dönemde geldiği duruma ilişkin şunları aktardı:
"Yapay zeka konusunda şu anda gördüğümüz bu ivme, görseller, görüntüler bizi tartışmalara itiyor. Biz yapay zekanın bu gücünü fark ettik ve 'Bununla film çekilebilir mi, hikaye yazılabilir mi?' sorularını sormaya başladık. Yapay zeka ile çok gerçekçi insan portreleri, ortamlar üretilebiliyor. Bunlar bizim sinemada görmeye alıştığımız sahnelerin aynısı olabiliyor. Aktörler yaratabiliriz. Özellikle animasyon dünyasında birçok içerik üretebiliriz ve bizim için bu oldukça ucuz, maliyetsiz, tasarruf sağlayan etmenler olarak dikkati çekiyor."