ZORLU’nun ZORU

Güzel bir Nisan gününde sizlerle beraberliğimin mutluluğunu yaşayarak yazmaya başlıyorum. Kurumları ayakta tutan ve itibar grafiklerini üst sıralara taşıyan unsur “Kurumsal saygı ve disiplindir” Ülkemizin ve demokrasinin önemli kurumlarından biri de siyasi partilerdir. Mensup olduğu kuruma saygı duymak ve o kurumun iç dinamiklerini belirgin kurallara göre kullanmak her kurum üyesinin mutlaka uyması gereken bir kuraldır.

DP/UG’de kim ne derse desin bu ülkenin önemli ve saygın bir kurumudur ve şu anda yürütmenin ortaklarından birisidir. Siyasi partilerde her karar parti yetkili organlarında onaylanıp uygulamaya konur. Yetkili organlarda her kararın oybirliği ile alınma zorunluluğu yoktur. Ancak onaylanan her karara herkesin eksiksiz uyması zorunludur.

Belirtilen bu kurala uymayan kişi ve kişilere nazik bir şekilde kapı gösterilir. Bu dünyanın her yerinde yaşanan standart bir uygulamadır.

DP/UG Lefkoşa milletvekili Zorlu Töre geçtiğimiz günlerde sosyal medya da büyük bir hata yapmıştır. Partisinin İskele Belediye Başkan adayı olan Hüseyin Avkıran Alanlı’nın adaylığına sosyal medya üzerinden itiraz etmiştir. Üstüne üstlük Alanlı’nın seçimi kaybetmesi için elinden geleni yapacağını açık bir şekilde ifade ederek, mensup olduğu partiye meydan okumuştur. Bu davranışı ile Zorlu’nun nereye varmak istediğini anlamak pek kolay değil!!

Akla ilk gelen Zorlu ile DP/UG yönetimi arasında belirgin bir sorunun olduğu ve bunun buz dağının su üzerinde ki görüntüsü olduğudur. Yani Zorlu bizce siyasi bir manevra uygulayıp kendi kendini ihraç ettirmenin hesaplarını yapmaktadır. Yalnız unutulmamalı ki genelde yanlış hesap her zaman Bağdat’dan dönmüştür.

Sonuç itibarı ile Alanlı’nın adaylığını kimi partililerin uygun görmemesi çok normal bir durumdur. Ama bunun hesabını sosyal medya üzerinden sormak ve hamasi söylemler içerisine girmek hoş ve güzel bir durum değildir.

Zorlu’nun zorunun ne olduğunu bilen varsa bize de anlatsın.

Sizi bu gün zorla öperek huzurlarınızdan ayrılıyorum.

İRONİKA