Kavga zamanı değilmiş.

Dibine kadar katılıyorum.

Ama bunu kavga etmeyenler söylerse.

Kavgayı seçenek görenler söylerse dinlemem.

Yanlışlıkla dinlesem de inanmam.

Nitekim Başbakan bu sözü söyledi dün.

Doğru söz tabi de.

Doğru söz, o doğrultuda hareketle bütün olur.

Söylenen gibi davranmak.

Yada davrandığın gibi konuşmak.

Bu yüzden Tatar kavga edilmesin diyebilir.

Diyebilir ama gereğini yapacak.

Yani kendisi de kavga etmeyecek.

*****

Kavga etmek derken!

Kasıt elbette yumruk yumruğa değil.

Ama siyasetin kavgası halkı gerer.

Bu bazan gereksiz meydan okumaktır.

Bazan gereksiz ayar çekmektir.

Bazan da öfke göstermektir.

Nitekim maalesef bunları gözlemliyoruz.

Hem de bizzat Tatar’da.

Sürekli Cumhurbaşkanı ile söz düellosu yapıyor.

Durup dururken “Kabile miyiz” diyor.

Devlete saygı göstersin diyor.

Ayar çekiyor Cumhurbaşkanına.

Yetmiyor Senih Çavuşoğlu ile uğraşıyor.

Polise şikayetler, soru sorulmasına aşırı reaksiyonlar.

Bu mu kavga etmeyen portre?

*****

Başbakan rahat bir anında kendini izlesin.

Kavga etmek yanlış diyen bir portre çiziyor mu?

Genel kanaat asabi olduğu.

Halbuki madem olağanüstü dönemdeyiz diyor.

Ve madem ki Başbakan da kendileri.

O zaman öncelikle tolere noktasını genişletmeli.

Eğer hoşgörüsü varsa ki var biliyorduk.

Derhal o hoşgörüsüne tekrar kavuşmalı.

Eğer kendisi kavga etmeyi bırakırsa.

Emin olsun ki kimsecikler etmez.

Çünkü kendinden başka kavga eden siyasi yok.

Kimse mizahı da dert etmiyor.

Kimse Cumhurbaşkanı ile de kavga etmiyor.

Umarım bunu kendisi de en kısa zamanda anlar.