Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

Biz asıl yanlışı işin başından yaptık…

Sağlık Bakanlığı altında Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’nu oluşturduk ama önemli bir şeyi görmemezlikten geldik!

Aynı anda bir de ekonomik üst kurul da kurulmalı ve her ikisi bir çatı altında toplanmalıydı…

Şimdi bunun sancısını yaşıyoruz!

Pilli ve sağlık üst kurulu kapanmadan yana tavır koyuyorlar…

Çünkü Pilli’nin aklı fikri ‘kahraman’ olarak anılmakta!

Başarılı yönettik diyor başka bir şey demiyor…

Çünkü Pilli’nin de kurulun da tuzu kuru!

Devlet çalışanlarının da öyle ziya yapılan anketlerde onlar da kapanmaya güçlü bir destek veriyor…

Özel sektör ise Allah’a emanet!

Oysa sağlık üst kurulunun yanında bir de ekonomik üst kurul olsaydı durumlar şimdi bambaşka olurdu…

Başta turizm ve üniversiteler!

Tabi ki özel sektörün tüm kesimleri…

Kapanmaya şiddetle karşı çıkıyor çünkü bu aynı zamanda bitip tükenmekle eş anlamlıdır!

Dün sabah Başbakan Saner ile telefonda konuştuk görüşlerini aldık…

Büyük bir sıkıntı içindeydi, Bakanlar Kurulu kararlarının açıklanmasından sonra Pilli’nin basına sızdırdığı üst kurul kararlarına haklı olarak ateş püskürüyordu!

Dahası da var…

Pilli, o gecen sonra telefonlarını kapatmış Başbakan dahil kimsenin kendisine ulaşmasını engellemiş!

Bu ne demektir şimdi?

Nasıl olur da ülkenin başbakanı, yine bu ülkenin sağlık bakanına ulaşamaz?

Devlet ciddiyeti nerede kalmıştır?

Yoksa Pilli ve kendine bağlı üst kurul kendilerini devletin üzerinde mi görmektedirler!

Bakan Pilli bu tavrıyla üyesi olduğu kabineye de saygısızlık etmiştir…

Kapandım demek korkaklık ve kolaycılık demektir!

Özer sektör artık, tamam kapanalım ama herkes eşit şartlarda yaşasın demektir…

Yani ülkede yaşayan herkesim elini taşın altına koyacaksa, canı aynı oranda acıyacaksa tamam da eşitsizliğe kim onaş verir ki!

Onun içindir;

Sağlık üst kurulun yanında aynı zamanda ekonomik üst kurul da olmalıydı…

Bu konuda geç kalınsa da bize göre hemen bugün, bu kurul da hayata geçmeli ve ülkede yaşanan sorunlara genel olarak çözüm yolları aranmalıdır…

Sağlık Bakanı Ali Pilli dışında, Başbakan ve diğer tüm bakanlar tam kapanmaya karşı bir tutum içindedirler…

Bunda da yerden göğe kadar haklıdırlar!

Maliye Bakanlığı bırakın diğer rutin ödemeleri, ay sonu maaşların bile ödenemeyeceğinin sinyallerini vermektedir…

Çünkü tam kapanma kararı alındığında tüm sektörler kepenk indireceğinden, kimse doğal olarak kuruş vergi ödeyemeyecek, tapu harcı yatıramayacak, devlete mali yükümlülüklerini yerine getiremeyecek ve ekonomideki daralma tamamen tıkanma noktasına erişecek ve bu nedenle devlet de vatandaşa karşı mali yükümlülüklerini yerine getiremeyecektir…

Şu anda bizim hükümetin Ankara ile iletişimi hangi noktadadır bilemiyoruz…

Ama bildiğimiz bir şey var ki o da Başbakan Ersan Saner’in erken seçim çağrısının orada kabul görmediğidir!

Yani Ankara bize tepkilidir, çünkü böyle bir hassas dönemde erken seçim kararı almak kadar saçma bir şey olamaz…

Ama gelin görün ki Ankara’ya en muhtaç olduğumuz bir süreçten geçmekteyiz!

Ankara ile sağlık ilişkiler kurmak bu hükümetin önceliği olmalıdır…

Zira maddi ve manevi olarak şimdiye kadar bize desteğini esirgemeyen Ankara’ya bundan böyle çok daha ihtiyacımız vardır!

Hükümet ortakları erken genel seçim gibi zamansız ve mesnetsiz fikirleri aklından bir an önce atarak Ankara’ya ziyaret gerçekleştirerek ülkede yaşanan kaosu bildirmeli ve destek istemek zorundadır…

Bunun başka bir alternatifi de artık kalmamıştır!

Zira biz ana dediğimiz bir ülkeye kendimizi anlatamazsak, onların akıllarında hep soru işaretleri bırakacak kararlar üretmeye devam edersek, gün gelir onların desteğini de kaybetme riski ile karşı karşıya kalabiliriz…

MESAJ KUTUSU

Sayın Ali PİLLİ, 16 hemşire alımında mülakatta görevlendirdiğiniz bir yetkili konusunda ciddi ihbarlar yapılmaya başlandı. Mülakatların hiç de eşitlik ilkesine göre yapılmadığı ve keyfi olduğu iddia ediliyor, umarız bu işleri daha profesyonel ve tarafsız kişilere devreder ve şaibelerin önünü kesersiniz…

Sayın Ahmet ARSLAN, Türk Ocağı Limasol Spor kulübünün kulüp binasının kiralanmasına yönelik çıktığız ihaleye camiadan büyük tepkiler gelmeye başladı. Ünlü bir iş insanı buraya göz dikmiş yakın çevresine bu iş tamamdır diyormuş, umarız bu konuda tarihi bir hata yapmazsanız!

Sayın Fikri ATAOĞLU, iktidara geldikten sonra küskün ve kırgınlar yoğun bir şekilde DP’ye geri gelmeye başlayınca bir hayli keyfinizin yerine geldiği söyleniyor. Bunu iyi değerlendirmek gerek zira böyle bir fırsat bir daha elinize geçmeyebilir.

Sayın Ünal ÜSTEL, bakanlığınıza yeni müsteşar atanmayınca bazı ihalelerin iptal edildiği ve işlerin de tıkanma noktasına geldiği konusunda şikayetler gelmeye başladı. Atamalar konusunda ağırlığınızı ortaya koymanız isteniyor, haberiniz olsun istedik…

Sayın Harun MADEN, KKTC’deki görev sürenizin yakın bir zamanda sona ereceği ve Türkiye’ye geri döneceğinizi öğrendik. Medya ile sağlıklı ilişkiler kuramadınız bakalım yeni gelen arkadaş sizin eksikliğinizi doldurma gayretinde bulunacak mı?

Sayın Kudret ÖZERSAY, yeniden HP Genel Başkanlığınız hayırlara vesile olsun. Parti tabanının büyük bir bölümü geri dönmenizden dolayı memnuniyetlerini dile getiren mesajlar göndermeye başladı. Akıllı ve sorumlu muhalefet yapmanız da öneriliyor…

Sayın Koral BOZKURT, aktif siyasete atılma isteğinizi hayret ve şaşkınlıkla öğrendik. Mesleğinizin zirvesindeyken bu da nereden çıktı şimdi! Siyasetin çarkları sizin görüşünüzdeki birisini hiç gecikmeden sistem dışına atar şaşar kalırsınız. Bir kez daha düşünün deriz…

Sayın Akın AKTUNÇ, UBP tabanında yerel seçimler için şimdiden hazırlık yapmanız gerektiği yönünde siyasi kulisler yapılmaya başlandı. Zaten şimdilik tek adaysınız eğer bir aksilik olmazsa da adaylığınıza kesin gözüyle bakabilirsiniz…

Sayın Ali BİZDEN, Saray’daki göreviniz sona erince bir araştırma şirketi kurarak yeni bir sektöre adım atmışsınız. İlk çalışmalarınız da hayli başarılı olarak değerlendiriliyor, başarılı çalışmalara imza atacağınızdan kuşkumuz yoktur, hayırlı olsun…

Sayın Ali ÇAYGÜR, hekimler ve sağlık çalışanları iki gündür Acil Durum Hastanesi önünde yoğun kalabalıklar oluşturunca çok da kötü bir tablo ortaya çıktı. Vatandaş tepkili, sosyal mesafe kurallarının çiğnendiğini ve kötü örnek oluşturduğundan yakınıyor.

Sayın Adem ADEMGİL, her şey aklımıza gelirdi ama sizin sigara tütünü kaçakçılığı yapacağınız aklımızın ucundan bile geçmezdi. Üç kuruş daha fazla kazanmak için ailenizin başının önüne eğmesine nasıl oldu da izin verdiniz. Sizin değil ama aileniz adına çok üzüldük…