REFRANDUMDA “EVET-HAYIR”I PAKET ŞEKLİNDE YURTTAŞLARA EMPOZE EDEMEZSİNİZ.

Cumhurbaşkanı’nın onaylaması halinde 29 Haziran günü meclis tarafından hazırlanan anayasa değişiklikleri için referandum yapılacaktır.

Meclis tarafından oybirliği ile kabul edilen anayasa değişikliklerinin yürürlüğe girebilmesi için halk tarafından kabul görmesi gerekmektedir. Ancak anayasayı değiştirme hak ve yetkisine sahip olan KKTC yurttaşları çok ironik bir şekilde bu değişiklik çalışmalarından uzak tutulmuş kısacası halkımız ve sivil toplum örgütleri bu konuda umursanmamıştır.

Meclis içi partilerin kendi kendilerine yaptıkları bu değişiklik çalışması sadece iş ola ve kısa bir süreliğine internet üzerinden halkın görüşüne sunulmuştur. Ancak hukuki nitelikli bir metne sahip olan bu değişiklik düzenlemelerini halka açıklayıcı ve bilgilendirici şekilde hiçbir organizasyon yapılmadığı için bu konuda halkımız büyük oranda bilgisiz bırakılmıştır.

Bu bilinçli bilgisiz bırakma davranışı yanında anayasa değişikliği konusunda yapılacak referandum için hazırlanması düşünülen oy pusulalarına ve oylama yöntemine bakıldığında ise meclisin halka karşı tam bir “empoze eylemi“ içerisinde olduğunu görmekteyiz.

Anayasa’da 20’den fazla değişikliği içeren bu çalışma bir bütün olarak sadece tek bir “Hayır” ve tek bir “Evet” seçeneği ile yurttaşlarımızın önüne getirilmek istenmektedir. Bu yöntem demokratik seçim hürriyetine aykırı olduğu gibi, insanların sağlıklı karar vermesini de engelleyici niteliktedir.

Bu bütün içerisinde her ferdin olumlu ve olumsuz bulabileceği değişiklikler yer almaktadır. Anayasada yapılan her bir değişiklik hakkında insanların farklı düşünceye sahip olabileceğini idrak etmemiz gerekmektedir. Yapılan değişikliklerin bir kısmına evet, bir kısmına da hayır şeklinde irade belirtmek isteyen insanlarımızı anti-demokratik ve baskıcı bir anlayışla ya “tümüne evet” yada “tümüne hayır” deme mecburiyetinde bırakmanın hiçbir mantıklı açıklaması olamaz.

İnsanların hür iradeleriyle bu bütün hakkında seçici olabilmesi ve istemedikleri değişiklikleri de kabullenmek zorunda bırakılmaması lazımdır. Ancak görülüyor ki, meclis büyük bir işbirliği ile insanlarımızı sadece tek bir evet veya hayır şeklinde oy vermeye mecbur kılmak istemektedir. Belli ki bu değişikliği hazırlayan partiler halkın bilgisizliğinden yararlanmak istemektedir.

Mecliste yer alan siyasi partileri bu zorlayıcı, anti-demokratik ve dikte edici oy verme yöntemini terk ederek, her değişiklik için ayrı ayrı “evet-hayır” denebilecek daha sağlıklı ve adil bir yöntemi belirlemeye davet etmekteyiz.

Sırf bazı maddeler beğenilmediği için tümüne hayır demenin veya bazı maddeler olumludur diye içerisindeki olumsuzluklarla birlikte tümüne evet deme zorunda kalmanın gerçek bir irade beyanının tezahürü olamayacağı çok açıktır.



HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ HAREKETİ
(a). Av. Barış Mamalı - Başkan