Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

Geçtiğimiz Salı günü bu ülkede binlerce kişinin elektrikleri hiç ihbar yapılmadan kesildi…

Doğrudur hepsinin de kuruma borçları vardı!

Öncelikle bunu kabul etmek gerek…

Ben ödüyorsam herkes ödeyecek mantığı da doğrudur!

Zaten kurumun da perişan hali ortadadır…

Ama genel durum da göz önünde bulundurulmalıydı!

O gün ve dün binlerce kişi kurumun veznelerine akın etti…

Buldular buluşturdular, borç aldılar ya da kredi kartlarından çektiler bir şekilde ödediler!

Bundan en çok da esnaf ve özel sektör çalışanları etkilendi…

Zaten konuyu dün de irdelemiştik!

Ama gelen tepkiler azalmadı, fazlasıyla devam etti…

Belli ik kurum yetkilileri şu sıralar eğitimin uzaktan yapıldığını dikkate almadılar, hiç düşünmeden kılıcı indirdiler!

Oysa evinde ders gören binlerce öğrenci ve ders veren öğretmenler elektrikler kesilince eğitim hakları ellerinden alındı…

Ama önceden bir ihbar yapılsaydı belki ed etkilenecek kişi sayısı çok daha az olacaktı!

Bunu bile düşünemediler!

Bu arada iki gündür vezne önlerinde kuyrukları bir görseniz şaşardınız…

Sosyal mesafe hak getire!

Bu arada devletin bir çok kurumunun ve büyük işletmelerin halen milyonlarca lira elektrik borçlarının olduğunu ama nedense şalterlerinin inmediği de başka bir tartışma konusu…

Altta kalanın canının çıktığı bir ülkede yaşıyoruz, böyle gelmiş böyle de gidecek!

Biz artık ekonomik sıkıntılar altında ezilen kesimleri desteklemek için yazdığımız yazılardan bıktık usandık…

Ama yönetenlerin nedense umurlarında bile değil!

Sanki bu ülkenin değil de uzayda bir devletin yöneticileri gibi bunlar…

Bunları konuşan, tartışan ve önlem almak için girişimde bulunan kimse yok!

Bir de gündemi değiştirmek için hayli uğraş gösteriyorlar sanki…

Bu arada hükümetin iki başlılığı da dikkatlerden kaçmıyor…

Başbakan diyor ki:

Bayramda sıkı tedbirler alacağız!

Millet paniğe giriyor kapanıyor muyuz diye…

Başbakan Yardımcısı ise başka bir alem!

Kapanmaya karşıyım diye açıklama yapıyor…

Kafa karıştırmaktan başka bir şey yaptıkları yok!

Bu arada Başbakan’a sorduk…

Yeni bir kapanma yok, mevut durum devam edecek dedi!

Tabi ki son karar Bakanlar Kurulu tarafından alınacak, diye ekledi…

Cumhurbaşkanı Tatar da kafa karıştırmak için sanki gayret gösteriyor…

Memleket güllük gülistanlık gibi!

Ercan ile Geçitkale’nin isimlerini değiştirecekmiş…

Cenevre artık geride kaldı, oysa şimdi asıl görevi hükümet edenleri karşısına alıp ülkede yaşanan ve kronikleşen sorunları görüşeceğine yeni tartışma konuları yaratıyor!

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile de görüşmüş onay almış, bu ne demekse artık…

Ercan’ın yeni adı Dr. Küçük, Geçitkale’nin ise Ercan olacak!

Buyurun buradan yakın bakalım…

Ülkede doğru dürüst giden tek bir şey yok!

Artık kamu maaşlarının ödenmesi bile tehlikede…

Bu ülkenin Cumhurbaşkanı bile nelerle uğraşıyor!

Anlamak zor…

Onay vermek imkansız!

Bir de zaman zaman gündeme getirilen pasaport krizi yine hortlatıldı…

Memlekette başka konuşulacak mesele yok ya!

Kimi aldım hakkımdır diyor…

Kimisi çok farklı vatan millet Sakarya nutukları atıyor!

TV ve KKTC pasaportları onlar için yeterliymiş…

Burada bile siyasi rant kokuyor açık ve seçik!

Hiç kusura bakmayın ama bu ülkede artık sözde milliyetçilik kimsenin karnını doyurmuyor…

Gerçek milliyetçilik ise bu ülke topraklarında yaşayan tüm bireylerin eşit ve adil bir şekilde refah düzeylerinin yükseltilmesinden geçer!

Şaka gibisiniz…

Siz böyle oldukça da bu halkın gözünden her geçen gün biraz daha fazla düşeceksiniz!

MESAJ KUTUSU

Sayın Dursun OĞUZ, şans oyunları lisansları konusunda yeni yasa hazırlama girişiminiz bazılarını fena halde ürkütmüş olsa gerek ki perde gerisinde yönettikleri birilerini yine devreye koydular. Acaba devletin gelirlerinin artacak olması onları niye bu kadar rahatsız etti dersiniz?

Sayın Okyay SADIKOĞLU, Şeker Sigorta Yönetim Kurulu Başkanlığı makamı için adınızın anılmaya başladığınızı biliyor muydunuz? Hayırlı olacaksa olsun deriz, şimdiden antrenmanlara başlamakta yarar görüyoruz…

Sayın Şevket DERİNDAĞ, trafik kazalarında en büyük sorumlu vatandaşlar ancak sizin de kazaların en çok olduğu yerde önlem almanız artık elzem hale geldi. Trafik Şube Müdürü olarak Lefkoşa’daki Fuar kavşağı ölümlü trafik kazalarına resmen davetiye çıkarıyor…

Sayın İsmail ABİDİN, Cratos Otel bu sıralar yine hem iki tarafın korumaları hem de polis kaynıyormuş. Ülkenin en cazibeli otellerinden birisi olan bu mekanın bunlarla anılması turizm sektörü için büyük kayıp. Ortaklık kardeşi kardeşe bile düşürebiliyor değil mi?

Sayın Nazım CED, Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü olarak geçtiğimiz aylarda yanıp kül olan ST. Hilarion kalesinin restorasyon işlemine ne zaman başlanacağını soran mesajlarınız gelmeye başladı. Bu konuda küçük de olsa aydınlatıcı bir açıklama yerinde olacaktır…

Sayın Turan BÜYÜKYILMAZ, ödenmemiş borçlarından dolayı elektrikleri kesilen vatandaşlar son iki gündür vezneler önünde yoğun kalabalıklar oluşturmaya başladı. Buralarda pandemi kurallarını artırmakta yarar görüyoruz, zira artık oradaki görevliler de bununla baş edemiyorlar…

Sayın Candan AVUNDUK, Sanayi Odası yönetimi için yeni bir rakip ekibiyle birlikte boy göstermeye başladı. Şimdi bütün gözler sizin üzerinize çevrildi devam mı yoksa tamam mı diyeceksiniz sanayici kesim meraklı sorular yöneltiyor…

Sayın Zorlu TÖRE, pek muhterem kardeşinizin zamansız kaybını üzüntü ile öğrendik. Size ve tüm aileye sabırlar dileriz. Allah size ve geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin inşallah…Ateş düştüğü yeri yakar elbette…

Sayın Fikri TOROS, Cenevre sonrası değerlendirmelerinizle son günlerde en fazla anlaşılır siyasilerin başında geliyorsunuz. Bir çoğu kamyon dolusu laf ediyor ama kimse anlayamıyor. Açıklamalarınız doğru bilgilendirme açısından hayli önemli…

Sayın Hasan ÖZTAŞ, bölgenizdeki havaalanının adının değiştirilmesine karşı gösterdiğiniz tepki bölge halkı tarafından da büyük destek gördü. Bu arada isim değişikliliği kararının gerçek nedenini bilseniz dudaklarınız uçuklayacak.