Hafta sonu da mesai yapan Cumhuriyet Meclisi bugün Anayasa değişikliği gündemiyle tekrar toplanıyor. Önceleri değişikliğin onaylanıp referanduma götürülmesine tamamen karşı olan UBP de ikna edilmiş gibi görünüyor. Bir devletin Anayasası değişecekse bunun en geniş konsensus, yani görüş birliği ile yapılması en doğrusudur. Ancak yıllarca Anayasa değişikliğinin gerekliliği dillendirilmesine rağmen ülke olarak buna ne kadar hazırız?
Yaşamımın büyük bir bölümü ABD’de geçti. Özellikle George W. Bush döneminde Anayasa değişikliği de tartışma noktasıydı ve devamlı gündemde idi. Ancak kendi partisinin aşırı uçlarına şirin görünmek için ortaya attığı değişiklik önerileri yuvarlak cümleleri geçemedi ve Cumhuriyetçilerin ne Kongre’de ne de Senato’da yeterli çoğunluğa ulaşamayacağı, ulaşsalar bile olası referandumda evet çıkaracak güce sahip olmamaları bu tartışmaları sadece ekranlarda bıraktı. Ancak sizi temin edebilirim ki Amerikan vatandaşları olası bir Anayasal değişikliği çok önemsediler ve tartışmaya dahil oldular. Kimisi değişmeli dedi, kimisi kesinlikle hayır, ancak konu ile ilgili görüş ortaya koydular.
Amerikan Anayasası 1787’de onaylanıp hayata geçti ve atılan temeller üzerine inşa edilen ülke bugün dünyanın ekonomik, teknolojik ve askeri açıdan en ileri ayni zamanda kişi hak ve özgürlüklerinin en fazla savunulduğu ülkesi olmasını sağladı. Aradan geçen yaklaşık 200 yılda ise o Anayasa sadece 27 değişikliğe uğradı. Yani metin başından doğru temellere oturtulmuştu ki sadece 27 değişiklikle hala daha örnek bir Anayasa olarak karşımızdadır.
Anayasalar bir çerçeve çizmeli ve gerekli detaylar yasal düzenlemelerle hayata geçirilmelidir. Tarihte kayda değer kaç tane Anayasa varsa bu böyledir. Oysa şu anda önerilen değişikliklere baktığımızda birçoğu sayfalarca giden detaylarla doludur. Yani basit yasal düzenlemelerle halledilebilecek konular bile Anayasa’ya taşınmak istenmiştir. Bundan çıkarılacak sonuç da her önerilen değişikliğe hazır olmadığımızdır. Bence en gerekli teknik birkaç madde değiştirilerek gerisi daha iyi ve kapsamlı bir tartışma için seçim sonrasına bırakılmalı ve 2015 Cumhurbaşkanlığı seçiminde referanduma sunulmalıdır.
KKTC 1985 Anayasası büyük emek sonucu ortaya çıkan bir metindir. Hazırlayanların da tümünü her maddede memnun etmemekle beraber bugüne kadar bir şekilde bizi buralara taşıdı. Bazı maddelerinin değişmesi gerekliliği devamlı dillendirilen bir konu olmakla beraber bugün en az üç partinin Milletvekili sayısı değişimi mümkün kılmasına rağmen sanki de alel acele değişiyormuş gibi bir hava var. Dahası halk arasında ciddi bir tartışma yok.
Sayın Milletvekilleri kusuruma bakmasınlar ama Anayasa değişikliği üzerinde çalışıyorsanız bunu ülke gündeminin parçası yapmak ve halkın da bu tartışmaya müdahil olmasını sağlamak
sizlerin görevinizdir. Bu konuda kesinlikle gerekenler yapılmamış ve son dakikada sadece Meclis’te uzlaşı sağlanıp acele değişiklikleri Yerel Seçimlere yetiştirmeye çalışılmaktadır. Peki Yerel Seçimlere denk getirilen bu referandum öncesi halkımız yeteri kadar bilgilendirilecek ve ciddi bir tartışma sonucunda oy mu kullanacak yoksa Yerel Seçimlerin gürültüsü içerisinde Anayasal değişiklikler çerez mi olacak?
Kanal SIM geçtiğimiz günlerde 1985 Anayasasını tartışan dönemin parti başkanlarının yaptığı bir programı yayınladı. Başkanlar ekranda üzerinde çalıştıkları Anayasayı tartışıp görüş belirttiler. Peki şimdi? Böyle bir program gördünüz mü? Sokağa çıkıp sorsak kaç kişi hangi maddelerin değiştirilmeye çalışıldığını söyleyebilir? Söylese, kaç kişi herhangi bir maddenin değiştirilme nedenini anlamıştır?
Bir ülkenin temeli Anayasasıdır. Anayasa değişikliği de çok önemsenmesi gereken ve ciddi tartışmalar sonrası yapılması gereken bir şeydir. Korkarım bugün aceleyle sunulan değişiklikleri de ileride değiştirmek için tekrar gündeme getireceğiz. Başından doğru yapsak ve 200 yıl faydalansak olmaz mı?