Bizim gibi toplumlarda alışıldık durumlar vardır.

Her krizde ‘’ben devletim diyenler’’, devletçilik oynarlar.

Her krizde fırsatçılar çıkar.

Her krizde fatura halka çıkar.

Devlet olarak sınıfta kaldık.

Hatta ve hatta, KKTC’nin bir devlet olduğunu henüz kendimiz bile ispatlayamadık!

Koronavirüs testleri konusunu elimize yüzümüze bulaştırdık.

Aslında bulaştırmadık.

Ağlayacak halimize hep birlikte güldük!

İmmünoglobulin M’ler, G’ler, hem M hem de G’ler, PCR’lar havalarda uçuştu!

Ağırlığımızı koyamadık.

Testler üzerindeki ağırlığını tek hissettiren kişi, politikadan ve bazı çevrelerden aldığı gücü , sadece görüşlerini destekleyen bilimsel verilerle birleştirip paylaşan, halkın da nabzına göre şerbet veren Saygıdeğer Milletvekili Jale Refik Rogers oldu!

Koronavirüs ilaçları konusunu elimize yüzümüze bulaştırdık.

Türkiye’den gelen uçaklar dolusu tıbbi yardımların yanına, Güney’den gelenleri ekledik. Üzerine de ballı kaymaklı, iş insanlarının nüfuzlarını kullanarak ‘’bağışladıkları’’nı ekledik!

Ama her ne hikmetse, ilaç stoğu yapan doktor ve eczacıları ifşa etmektense, soruşturulma açıldı yalanı ile yine halkımızı uyutmayı tercih ettik devlet olarak!

Millete evde kal dendi!

Aslında denmedi!

Evde KALMADIK ki biz! Evlere TIKILDIK!

COVID-19 hastalarını yatıracak yer bulamadığımız için tıkıldık evlerimize!

Milletvekili olmadan önce sağlık sistemini eleştiren, milletvekili olduktan sonra kem küm eden doktorların gazabına uğradığımız için tıkıldık evlerimize!

İkinci işlerinden vazgeçemeyen, sistemsizlik üzerinden sağlığa kene gibi yapışan bazı Hekimlik Andı’nı unutmuş zihniyetler sayesinde tıkıldık evlerimize!

Bazı yerler açılacak dendi!

Belirlenen yerler devletin yerleri oldu!

Neden? Devlet sadece ce sadece para toplasın da maaşları ödesin diye!

Diğer taraftan da o beğenmediğimiz üçüncü ülke vatandaşları, kaderlerine terk edildi, özel sektörün ise – lütfen kusura bakmayın ama- içine edildi!

Ve… maske konusu!

Test tekelini solda bırakacak hallere büründü!

İthalat serbest mi, değil mi belli değil!

Kimler nasıl temin ediyor belli değil!

Kaça alınıp kaça satıldığı belli değil!

Herkese yeteri kadar zaten yok son tahlilde!

Ey ‘’devlet’’ sana sesleniyorum!

Ey ‘’ben devletim diyenler’’, sizlere sesleniyorum!

Günleri kurtaramayacaksınız bu sefer!

Ayları da kurtaramayacaksınız!

Bu virüs hep olacak, olduğu sürece de bu maskelere ihtiyacımız olacak!

Gün gelecek, dışarı çıkarken maske takmayı zorunlu hale getireceksiniz!

İşte o zaman yine ÇUVALLAYACAKSINIZ!

Çünkü halkımız maske bulamayacak, bulsa da alamayacak!

Çünkü maske kadar basit bir konuyu bile idare etmeyi BECEREMEDİNİZ!

‘’Ben devletim’’ diyorsanız, gücünüz yetiyorsa, MASKEYİ TEKELİNİZE ALINIZ!

Sadece İlaç ve Eczacılık Dairesini yetkilendiriniz!

Tüm eczaneler buradan, sabit fiyata alsın ve sabit fiyata satsın!

Her şeyi tekele dönüştürdünüz ama,

Var mı ki gücünüz, MASKEYİ TEKELİNİZE ALMAYA?

(Belki de maske konusu, testler kadar nemalanılacak bir konu olmadığı içindir, kim bilir?)

Dr. H. İlker İpekdal

İletişim: 0542-8529899