Rum gençliği EOKA ruhu ile yetiştirilirken bizim gençliğimize TMT, KKTC, Türkiye düşmanlığı aşılanıyor. Akıncı ise çocukları beyin yıkama programlarına gönderiyor

Eli kanlı faşist terör örgütü EOKA’nın 64. Kuruluş yıldönümü, her yıl olduğu gibi Güney’de Yunan bayraklarının dalgalandırıldığı törenlerle kutlandı..
Hem de EOKA faaliyette olduğu 1955-1959 döneminde 400 Rum’u ve 1971-1974 arasında ve darbede 2000 Rumu komünist ve ENOSİS karşıtı diye katletmesine karşın
Hem de, 1963’de ortaklık cumhuriyetini silahlı bir darbe ile işgal eden, 1963-1974 döneminde 400 civarında Türkü gözlerini kırpmadan öldürüp kör kuyulara atan eli kanlı bir cinayet örgütü olmasına karşın..
AKEL eski genel sekreteri Papayuannu’nun ifşaatına göre, EOKA, öldüreceği 10 bin AKEL’cinin listesini d yapmıştı…Eğer Türkiye müdahale etmemiş olsaydı, bu 10 bin AKEL’ci ve bir o kadar Makarios’cu, EDEK’ci de katledilecek, Rum bölgeleri kan denizine dönecekti…
Türkiye’nin müdahalesi nedeniyle onları öldüremeyince, savunmasız sivil Türkleri öldürdüler…Taşkent, Atlılar, Muratağa, Sandallar, Alemünyo, Baf ve diğer birçok bölgede, 3 aylık bebeklerden 90’lık dedelere kadar 500’e yakın Türk’ü katledip çoğunu toplu mezarlara gömdüler 
Ve, işte bu Türk-Rum demeden katleden eli kanlı faşist terör örgütünün kuruluşu her yıl olduğu gibi devlet töreni ile kutlandı, lideri katil Grivas mezarı başında anıldı..Onun ve diğer katil EOKA’cıların heykelleri önünde anma törenleri yapıldı, mezarları ziyaret edildi, Güneydeki tüm kiliselerde ayinler yapıldı. Lefkoşa’da ise Anastasiadis, Rum Bakanlar, parti liderleri ve AKEL yöneticileri dahil üst düzey katılımla Başpiskoposun yönettiği dini ayin yapıldı
EOKA Dernekleri Federasyonu ve Rum Eğitim Bakanlığı ise, Lefkoşa’nın en büyük stadyumunda, okulların katıldığı resmi geçit ve kutlama törenleri düzenledi:.Bu törenler Güneydeki tüm stadyumlarda öğrencilerin katılımıyla aynı anda yapıldı, her köye diktikleri EOKA’cı büstlerine çelenkler konuldu
Tüm okulların öğrencileri, ellerinde Yunan bayrakları, göğüslerinde mavi-beyaz flamalar ve Yunan milli marşları eşliğinde yürüyüş yaptı, EOKA’cıların ENOSİS mücadelesini anlatan tiyatro sahneleri sergilendi…EOKA’yı öven ve Türklere kin kusan şiirler okundu, EOKA’yı ve EOKA’cıları anlatan konuşmalar yapıldı
Eli kanlı terör örgütünün kuruluşunu kutlamak için, her yıl olduğu gibi 1 Nisan sabahı 21 pare top atışı yapıldı…Güney Kıbrıs mavi-beyaz Yunan bayrakları ile süslendi…
Bu etkinliklerde “En iyi Türk Ölü Türktür, Kıbrıs Helendir, Helen Kalacaktır, Yunanistan-Kıbrıs-Enosis, Yunanistan bizi de ört, Yaşasın Enosis” sloganları atıldı.
Bu törenlere, EOKA tarafından yüzlerce üyesi katledilen AKEL’in katılımı çok anlamlıdır
AKEL lideri Hristofyas Rum Devlet Başkanı iken 2009 yılında katıldığı kutlamada, kendi katilleriyle niye uzlaştıklarını şu sözlerle izah etmişti:
“Türk işgaline ve Taksime karşı EOKA ile AKEL’in tarihi uzlaşmasını simgelemek üzere ayine ve törenlere katıldım. 1955 hedefi başarılana ve doğru bir çözüme kadar ( ENOSİS) birlikte mücadele edeceğiz” 
Dini ayinde konuşan Başpiskopos Hrisostomos ise, AKEL’in bu duruşunu, Hristofyas’ın huzurunda şu sözlerle selamlamıştı:
- 1955-59 mücadelesini, Kıbrıs’ın Yunanistan’la birleşmesi hedefini yeniden gündeme getirelim…Halkımızın 1955’den beri arzu ettiği, ancak maalesef Zürih ve Londra Anlaşmaları nedeniyle başaramadığını başarmak için tek yumruk olalım…” 
İşte Rumlar ellerine kardeş kanı bulaşmış, Türk Halkına soykırım uygulamış bu katil-faşist örgütün kuruluşunu solcusu-sağcısı-futbolcusu ile bu milli bilinçle kutluyor, genç nesillerinin milli bilincini bu şekilde oluşturuyor, onlara Türklere karşı mücadele azmi aşılıyor. Bunu, Kilise tarafından yönetilen milli eğitimin bir amacı ve milli hedefi olarak yapıyor

KKTC’DE İSE TÜRKLÜK YERİNE “KIBRISLILIK” SAFSATASI AŞILANIYOR

KKTC’de ise, eğitim MİLLİ olmaktan çıkarıldı. Eğitim, milli bilincini yitirmiş, mankurtlaşmış, beyni yıkanmış, Rum sevici, işbirlikci öğretmen sendikalarının kontrolüne terk edildiği için okullarda, RD-TV yayınlarında, gazetelerde, sosyal faaliyetlerde, Türklük bilinci yerine uyduruk “Kıbrıslılık” bilinci aşılanıyor..
Güney’de Eğitim Bakanlığı EOKA dernekleri ile işbirliği halinde EOKA kuruluş törenleri programını yaparken, KKTC’de ise beyni yıkanarak mankurtlaştırılanlar, milli direniş örgütümüz TMT’yi ve TMT’cileri genç nesillere faşist, katil ve düşman olarak anlatıyor.
Milli Eğitim Bakanlığının, TMT Mücahitler Derneği ile bir kutlama organizasyonu yapacak olsa kıyameti koparıyorlar…
Rum tarih kitapları Rum gençliğine Yunanistan sevgisi, HELEN olma gururu, Yunan bayrağı aşkı, Türk düşmanlığı aşılarken, bizim tarih kitaplarımız AB parası ile milli içeriğinden temizlendi, Atatürk, bayrak, vatan, KKTC, Türkiye sevgisi, Türk olma gururu ve soylu milli mücadelemiz kitaplardan temizlendi...
Gençlerimiz Türkiye –KKTC düşmanı, Türklüğünden utanan, “Kıbrıslılığı” ile övünen milli bilinçten yoksun mankurtlar olarak yetiştiriliyor ve Rumlarla emperyalist güçlerin her türlü ideolojik – sosyolojik-psikolojik saldırısına açık ve savunmasız hale getiriliyorlar
AKINCI BAŞ ROLDE
Bu mankurtlaştırma operasyonunda ne yazık ki Akıncı da başroldedir…Tarih kitaplarımızın milli mücadeleden temizlenmesinde başrolde görev alan kişiyi danışmanı yaptığı yetmezmiş gibi, övünerek verdiği bilgiye göre Cumhurbaşkanlığı içinde oluşturduğu “iki toplumlu Eğitim Teknik Komitesi himayesinde gerçekleştirilen “Imagine” programı çerçevesinde, son 2 yılda, 6-18 yaşında 3 bin 500 çocuğu organize şekilde Ledra Palas’ta temasa geçirmiştir.
Rum basını bu mankurtlaştırma harekatını “Öğrenciler Barikatları ‘Yıkıyor’” başlığı ile duyurmuştur..
Devletin, milletin, gelecek kuşakların ve milli mücadelenin kuyusunu kazmak, kendi ayağımıza kurşun sıkmak, sinsi sinsi devletin ve milletin altını oymak bu değilse nedir?
Rum gençleri EOKA , ENOSİS, Yunan bayrağı, HELENİZM , ORTODOKSLUK sevgisi ve coşkusu ile ve Türk düşmanlığı ile yetiştirilirken, gençlerimizi Türk milli kimliğinden koparmak, onlara uyduruk “Kıbrıslılık” kimliği yüklemek, Türkiye –KKTC –Türklük nefreti ve Rum sevgisi aşılamak, onları mankurtlaştırmak; gençliğimizi her türlü psikolojik saldırıya karşı savunmasız bırakmaktır. 
Bu, Türk Ulusuna yapılacak en büyük ihanettir…
Bu mankurtlaştırma operasyonunu durdurmak, eğitime yeniden milli nitelik kazandırmak, tarih kitaplarını yeniden milli bilinçle yazdırmak, gençleri milli bilinçle yetiştirmek yeni bir iktidarın en birinci görevi olmalıdır…
Bunu yapmayacak bir iktidar, tarih ve Ulusumuz önünde hesap vermekten kurtulamayacaktır