Sahibine Mesajlar
Sayın Asım Akansoy, Parti Başkanı ile MYK ile Parti Mecisi arasında sürekli gerilim var. bu göz ardı edilemez. Parti içinde kamplaşmalar ve sıkıntılar var. Parti bunlar göz ardı edilerek yönetilemez. Bu bölünmeye kadar gider sözleriniz gündeme bomba gibi düştü. Herkes kol kırılır yen içinde kalır feslefesine iyi alıştı. Kol yen içinde kırıla kırıla kangren oldu milletin haberi yok. Bak Asım gardaş. Kırılan kol yen içinde öylece kalırsa kangren olur. Kangren olunca da o kolu keser atarsın. Senin konuşman kolun yen içinden çıkartılıp iyileştirilmesi içindir.Konuş Asım, konuş sen konuştukça birileri uyanıyor ve kolun yen içinde kangren olmaması için kolları sıvıyor.
Sayın Serdar Denktaş ben emir almam açıklamanızı büyük bir keyif ile okudum. Gururlandım. Vay be iyiki bizim böyle yöneticilerimiz var diye böbürlendim. UBP başkanı eski Başbakan İrsen Küçük’te hiç emir almazdı. Yalnız o Anasına çok bağlı olduğu için anadan gelen kağıtcıkları okumadan imzalardı. Saygısından Türkiye’den gelen odacılar birliğinin kapıcısını kapıda karşılar ve Sako’sunun düğmelerini ikişer ikişer iliklerdi. Sibel Siber hanımın da Allah’ı var. Paketi Anaya duyulan saygı çerçevesinde imzaladığını öğrenmiş ve çok mütehassıs olmuştuk. Şimdiki Başbakanımız Özkan Yorgancıoğlu da hiç emir almaz. O hiç emir almadığını gösertmek için Toma gelirse gümrükte göğsümü siper ederim bile demiş ve gözlerimizi yaşartmıştı. Sizin de ‘Bir’ defa emir almadığınızı biliyorum ve inanın gurur duyuyorum..   
Sayın Ahmet Zaim maşallah suçlulara göz açtırmıyorsunuz..İskele’de izinsiz yardım topladığı tespit edilen bir kişi Polis tarafından tutuklanmış. Tutuklanan vatandaş maşallah banka gibiymiş. Çocuğu hasta ayaklarında para toplayan ayaklı banka, KKTC’nin kevgire dönen, menteşeleri bozuk olduğu için kapanmayan liman kapılarından elini kolunu sallayarak içeri girmiş. Gındırık kapıyı gören, sonuna kadar açık olan pencereyi fark eden bodoslama içeri dalıyor. Ne diyeyim? KKTC’nin diğer bölgelerinde de birçok suçluyu yakalayarak kapı ve pencereden içeri dolanları engelliyorsunuz ama Vallahi işiniz zor. İyiki siz ve yardımcınız Pervin hanım var. Yoksa bir parmağımızı ısırdığımız zaman ayak parmaklarımız da dahil 20 tanesinin sızısını duyacaktık.
Sayın Ayşegül Garabli Elektriğe zam yapılması kaçınılmazmış(!) Niye?  AKSA’nın kar oranında düşüş mü olmuş? Otellerin, neonlarındaki ışıklar mı az gelmiş? Yoksa, KIB-TEK’e talip olanlar mı sıkıştırıyor? Acaba, AKSA’ya 1 kWS için ödedikleri 31 kuruş yerine, tamamen aynı tip ve büyüklükte olan KIB-TEK santrallerini çalıştırarak, KIB-TEK’e, 1kWS için 25 kuruş ödemeyi denediler mi? Diye soruyorsun. Ah Ayşegül Hocam, güzel söylende vatandaşın cebi dibsiz kuyu. Kazakistan’ın stepleri gibi uçsuz bucaksız. Zavalı cebi delik cepkeni delik Aksa’dan alsalar yazık olmayacakmı? Uçsuz bucaksız stepler dururken gariban Aksa’dan alınması sizce uygun olurmu? Yapmayın Allah aşkına. Lütfen sizde mi Brütüs lafını bana söyletmeyi. Hem Anamızı öpen kadı değilmi? kimden hesap soracağız dersin?
Sayın Kerem Sünmez bakıyorum Dipkarpaz Spor Kulübünü devralınca kulüp popusuna ‘Avroşilla’ sürülmüş katır gibi dört nala atağa kalktı. Ayrı bir sempati duyduğumuz Dipkarkaz’ın başarılarını Lefkoşa’dan da hayranlıkla takip ediyorum. Kulübü aldığın günden itibaren takıma müthiş bir çıkış yakalattın. Başkan, Mehteran takımı gibi iki öne bir geri giden şu Dipkarpaz Belediyesine de el atsan diyorum. Bizim Minik Kuşlar bu konuda ikilem yaşıyormusun diyor. Papatya çiçeklerinin yapraklarını başkan adayı olayım mı? Yoksa olmayayım mı diye kesiyormuşsun. Şu son yaprak başkan adayı olayım diye kopsun be başkan. Bak Belediye seçimleri için genç kesimden de sana baskı yapılıyormuş. Yoksa mazallah sizin belediye ‘Mehteran’ takımından, ‘Batan’ takımına dönüşecek.
Sayın Fırat Boran Dipkarpaz Futbol Takımının futbolcusu olarak Mehmetçik ile oynadığınız Karpaz derbisinde, elinize göre bulduğunuz Mehmetçik’i evire çevire dövmek sizlere yakıştımı? Mehmetçik Kulübü, zaten yaralı. Aydın Çırakoğlu, o yaraları sarmak için kolları sıvadı ama Mehmetçik Belediye Başkanının başlarına sardığı bela nedeni ile şu sıralar sargı bezi sıkıntısı çekiyorlar. Adamlar oralarda el aman çekerken birde sizlerin hışmına uğradı. Keşke biraz Merhamet göstertseydiniz be Fırat.
Sayın Önder Sennaroğlu, hayvancılar, eski Tarım Bakanlığı döneminde satılmasın çünkü eksilecğiz dedikleri balalar birilerinin cebine rant sağlanması için tüm ikazlara rağmen satılmış. O zaman Bunu alenen canlı yayınlara çıkıp dile getiriyorlar. Haa birde bürokrat takımından birileri balaların satılmasına ön ayak olmuş. Hani Devlet Memuru ikinci iş yapamazdı. Yapınca da nalıncı keseri gibi hep kendine yonmayacaktı. Hımmm anlaşıldı. Demekki, kör yalnız tuttuğunu değil tutamadığının hesabını da görüyor değilmi?
Sayın Bertan Zaroğlu, İçişleri baskını galiba meyvelerini vermeye başladı. Eee atalarımız boşuna baskın basanındır dememiş. Sizin İçişleri baskınından önce mutedil esen rüzgar önce 8 bufor şiddetine dönüştü. Daha sonra fırtına şimdi de Karayel’e dönüşmüş durumda. Son günleri baskından önce ve baskından sonra diye ayırırsak, baskından önce cek cak ile biten cümlelerin yerini şimdi tamam, kesinlikle halledilecek sözcükleri almış. Eee teşbihte hata olmasın ama atalarımız boşuna dinsizin hakkından imansız gelir dememişler.  
Sayın Erkut Yılmabaşar yeni İnternet Gazeteniz, GazetemKıbrıs.com hayırlı ve uğurlu olsun. Ülke Gündemini, Dünya, Türkiye, Güney Kıbrıs, Yaşam ve Kültür Sanat sanat katagorileri altında özel haberler an be an okuyucuya ulaştırılacak diyorsun. Zaten bunu bölgede ‘Cuk’ diye oturan İskele Haberci Gazetesi yapıyordu. Ama Haberciye, kardeş gelmesi ailenin büyümesi demektir Erkut’um. Hayırlı ve uğurlu olsun. Gazetem Kıbrıs’ın başarılı olacağına inacım tamdır. Çünkü kişinin yaptığı iştir aynası lafa bakılmaz  
Sayın Abdurrahman Çevik hırsızlar bölgede fink atmaya başlamış. Size ait evden iki adet diz üstü bilgisayar çalındığını öğrendik.  Polise göre, meydana gelen hırsızlık olayında, eve mutfak kapsı kırılarak girilmiş.  Abdurrahman gardaş Teksas’ın bir vilayeti olan KKTC’de yaşadığını unutma. Sayın Denktaş ne demişti hatırladınmı? Hatırlamadıysan söyleyeyim. Herkes evinde 2 tane köpek beslesin derken işte hırsızları kasttetmişti. KKTC’nin Kapısı gındırık. Penceresi sonuna kadar açık bırakılırsa ‘Mavro beytambal ‘ kalsın vilayete bir zamanlar Lefkoşa’nın meşhur fahişesi Abbas’ın Şerif’in şeyi gibi ne girenin nede çıkanın sayısı belli olur.
Sayın Sunat Atun hatalarımızdan ders çıkartmamız gerek diyorsun. Yani partiyi bugüne kadar diktatör gibi idare eden, Nuh deyip de peygamer demeyen. Mahkeme emirlerine rağmen hala daha koltuk için kavga verip partinin karpuz gibi bölünmesine neden olan ve mahkeme koridorlarında çekilen fotoğraflarında bir ülkeyi idare eden Başbakan gibi değil de mazlum ve gariban gibi görüntü yansıtanları mı artık parti başkanı seçmeyeceğiz demek istiyorsun? Eh hata düzeltmesi buysa bundan iyisi şamda kayısı. Ne diyelim?
Sayın Erdinç Gündüz Sıla 4’ü hayata geçirmek ile çok önemli iş yaptınız. Kıbrıslı ezgilerini halka tekrar hatırlattınız. Sahnede Sıla 4’ü izlerken inan kendi müziğimizden kendi kültürümüzden verdiğiniz örnekler ile ağzımıza bir parmak bal değil, kaşık ile balı yediriyorsunuz. Bir demeet nostalji ile taaa gençlik yıllarımıza bizi taşıyorsunuz. Allah sizden de Aydın Kalfaoğlundan’da ve Ferahsattan’da razı olsun. Aman dikkat edin ansızın vazgeçtik diyerek arabayı ‘Tumba’ ettirtmeyin. Yenilenen ve makinesi elden geçirilen Loforiyo gözlerimizdeki pası sildi Erdinç’im. Yola devam
Sayın İldeniz Elbasan ve Sıdıka Elbasan Atalay, yakınınız Metin Elbasan’ı elim bir trafik kazasında kaybettiğinizi üzülerek öğrendik. Metin’in ölümü ocağınıza ateş gibi düştü. Üzüldük. Ancak hayat devam ediyor. Yüreğinizdeki yarayaı dağlayarak bundan sonra yaşama devam etmek zorunda olduğunuzu herhalde söylememe gerek yok. Sizlere baş sağlığı dilerken Metin’e de Tanrı’dan rahmet dileriz. Mekanı cennet olsun nur içinde yatsın.
Larnaka Gençler Birliği Spor Kulübü yöneticileri son zamanlarda Gençler’e ne oluyor. Tamam bu yıl 80. yılını kutluyorsunuz ama Osmanlı’nın ‘Lale Devrinde’ olduğu gibi yaş günü kutlarken sefahata da dalmayın. Ligin ilk 3 haftasında seri yakalayan Larnaka Gençler Birliği Spor Kulübü’nün son haftalardaki düşük perfermansı üyelerinizi ve sempatizanlarınızı da üzüyor. Dikkat edin, Ferari ile son sürat giderken kutlama mesajları nedeni ile elinde cep telefonu ile mesaj yağmuru yağdıran genç kız gibi kendinizi başaşağı tarlada bulursunuz. Sonra Ferari’nin ne kaportası nede makinesi kalır. Kaporta Allah’lık olurken makinede mangos eder. Vallahi bizden söylemesi.
Sayın Ömer Tatlı, yine yapacağınızı yaptınız ve ‘Tatlı Tatlı’ Dünya Kick Boks Şampiyonasında ne kadar madalya varsa hepsini dağarcığa koydunuz. Kader Ataş 1. Berkan Başarır 2. Engin Can Durağan 2.Yusuf Hüseyin Gökboğa 2. Nevzat Arda Dişli 2. Selami Korkmaz 3.Oguzhan Kılıc 3. Alper Altıoğlu 3. Hakan Çil 3. Madalya kazanarak gururumuz oldu. Ama bak Ömer gardaş, siz tatlı tatlı madalyaları toplarken diğer kulüpler size uzaktan ‘Andilla’ koyarak baktıkları için tatlıları şekerlenip akideleniyormuş. Şekerlenip akidelenen tatlılar yenemeyeceği için çöpe atılacak. Yazık oluyor bırakın onlarda tatlı tatlı bir iki kupacık kazansınlar ve sevinsinler.
 
Sayın Ejder Aslanbaba içindeki aslanın yeniden uyandığını öğrendik. Bana atılan çalımların, sol gösterip sağ vurmaların hesabını soracayım diyormuşsun. İlk olarak da işe İskele Belediye Başkanlığını kazanarak başlayacayım diye de ilave ediyormuşsun. Ah be Ejder sen gerçekten insan olarak çok iyi bir insansın. İyi niyetlisin ve insanları çok seviyorsun. Ama insanlar özellikle siyasiler senin bu iyi niyetini suistimal ediyor. Seni kullanıyorlar ama iyi niyetinden Gık’ını çıkartmıyorsun. Bak bu kadar iyi niyete bizim buralarda ne derler bilirmisin? Neyse boş ver söylemeyeyim. Ama artık çalım yemekten vazgeç yoksa yediğin çalımlardan belin kırılacak be Ejder.
 
 
Sayın İrfan Tansel Demir, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı, Orman Dairesi Müdürü görevinizden alınmışsınız. Yeni müşavirliğiniz hayırlı ve uğurlu olsun. Bence özelde Boğaz Piknik alanı genelde de diğer piknik alanları senin görevden alınman sonrasında derin bir ‘Oh’ çekti sanırım. Boğaz Piknik alanı senin emrin ile kiralanırken Alev Kayası piknik alanı oralarda sıra bana gelecek diye hayıflanıyordu. Biz Besmele çekerek ve Fatiha okuyarak inşallah gelmez derken inşallah maşallaha dönüştü ve size Adios bay bay dediler. Ne diyelim hayırlı müşavirlik günleri derken, ekmek elden, su golimbadan, ‘Beleş hayat günleriniz uzun ömürlü olsun diyelim

Sayın Mehmet Osmanlılar Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı, Özel Kalem Müdürliğünüz hayırlı ve uğurlu olsun. Kusura bakmayın ama sizin torpil nerelerden? Biliyorsun bizim buralarda birinin karnına vurduğunuz zaman ah arkam diyor ya, acaba diyorum siz kime ah arkam dedirttiniz. Neyse içine petrol doldurduğumuz, Büyükkonuk örneğinde olduğu gibi önce Eko Turizmi ve çevre dedikten sonra Petrol dolum tesisine selam durmaya çalıştığımız takma göz bebeğimiz çevre yöneticiliğine hoş geldiniz. Petrol denizinde yıkanmak isterseniz önce Kalecik sonra Aksa sonrada Tekneciğe gitmenizi salık veririm. Halis petrol oralarda kol geziyor. Yensiniz diye tiyo vereyim dedim.
Sayın Mustafa Emiroğlu TDP Mağusa İlçe Başkanlığın hayırlı ve uğurlu olsun. Mağusa halkı yaptığın hizmetleri taktıkları at gözlüğü sayesinde göremedi. Ama sen yinede ben onların hata yaptığına inanıyorum ve hatalarından döneceklerine inancım tamdır diyormuşsun. Bu nedenle göreve yeniden talip olmuşsun. Ah be Mustafa’m. Biz kar taneleri gibi bir birine zarar vermeden yol almayı bugüne kadar hiç beceremedik. Ama inşallah bukez kar taneleri gibi bir birine zarar vermeden yol almayı becerebiliriz diye dua ediyorum.
Sayın Kazım And, Kanuni Sultan gibi kılıcı çekmişsiniz. Önce Veziriazam Pargalı İbrahim Paşa’nın pardon Başbakan Yorgancıoğlularından Özkan Bey’in sarayını  kuşatma altına alıyormuşsun. Sonrada Meclisi Hümayun’un kulağını çekecekmişsin. Ne Hürrem nede Hürremcik kalacak hepsi kılıçtan geçirilecek demişsin? Ama kılıçtan geçirilecek olan geçen sefer sana destek olmayan bizim Hürrem değilmiş. Aman yanlış anlaşılmasın.  Eee ne diyelim dinsizin hakkından imansız gelir değilmi?.  

Sayın Cemil Karzaoğlu Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı, Orman Dairesi Müdürü mevkine atandınız. Sizden önceki müdürümüzün yolundan giderek piknik alanlarını sizde kiralamayı düşünüyormusunuz? Tamam bunu geçtim. İskele ve Karpaz Bölgesinde avuç içi kalan ormanlarımızı bazı çok büyük bürokratlar gibi alçak orman arazisine indirgeyip ensesi kalınlara ve gerdanı sarkıklara vermeyi aklınızdan geçiriyormusunuz? Ünlü dününür Şbni Haldun, geçmişler geleceğe, suyun suya benzemesinden daha çok benzer. Sizde sayın Demir’e benzeyip piknik alanlarını kiralamaya çalışırsanız yandı gülüm keten helva. Bize çok malzeme çıkacak demektir.
Sayın Kemal Deniz Dana, sizin Lefkoşa Kaymakamlığı görevinden alınmanız için Cumhurbaşkanına gönderilen görevden alınma yazınız Cumhur tarafından imzalanmamış diyorlar. Nayır Nolamaz diyen Cumhur böylesine çalışkan bir bürokratın kellesini nasıl bumburo kesmek için kolları sıvarsınız diye de soru sormuş ve reddi hayır oyunu kullanmış diyorlar. Neyse giden Kaymakamlığa istersen güle güle diyelim ama gelmekte olan Lefkoşa Belediye Başkanlığına da hoş geldin diyerek kapıyı sonuna kadar açalım derim. Siz sayın Dana buna ne dersiniz?
 
Sayın Noyanlar Consturciton yöneticileri bilimsel yöntemlerle gerçekleştirilen çalışmalar sonrasında Long Beach sahil şeridinde 150 adet  hurma ağacı ve 100 adet palmiye ağacı dikimi gerçekleştirmişsiniz. Sağlıklı çevre oluşturma hedefiyle yürütülen çalışmalar çerçevesinde  Yeşil alan oluşturma ve ağaçlandırma çalışmalarınız büyük bir takdir topladı. İskele’de dikilen her ağaç bölgeyi daha güzel hale getirdi. Ne diyelim? Sokak Iambası gibi yalnız kendi evinizin önünü aydınlatmak yerine, Cadde lambaları olup bütün bölgeyi aydınlatan lambalar olmayı tercih ettiniz. Kutlarız.
Sayın Cem Çirakoğlu sürdürülebilir sağlıklı çevre ne demek? İskele’nin mevcut durumu için uçuk bir cümle diyorsun ve iskele girişindeki tabela gibi: 'KENT MERKEZİ' nerede o kent ? var da biz mi göremiyoruz? Diye de soruyorsun. Sevgili Cem, İskele kayıp Atlantis gibi Akdeniz’in sularına mı gömüldü? Veya yerebatan sarayı gibi batarak bay bay mı dedi?  Bak sevgili Cem ekmeğini çöpten çıkarana iğrenerek bakan halkım, para için soyunana alkış tutarken, birileri kırılmasın diye de diline kilit vurmayı terchi ediyor. Sizin dilinizdeki kiliti çözerek yanlışlıkları dile getirmeniz de güzel bir olay. Devam.
Sayın İrfan Günsel sizin doktora ile ilgili öne sürülen iddialar Kaf dağının arkasına kadar uzanmış gidiyor diyorlar. Bir kısım vatandaş da mesajlarında bal tutan parmağını yalamıyor. Artık bal küpünden kepçe ile götürülüyor diyor. Bu konuda sizin akademisyenlerden şimdiki YÖDAK başkanı Hüseyin Gökçekuş’tan da tısss çıkmıyor. Gökçekuş acaba ağaca tuzak olarak konan yapışkanlı aksaya mı tutuldu da bu konuda ötemiyor diyenler var. Sahi ama siz balı hakikaten parmak ile tadmak yerine kepçeyi mi kullanarak taddınız? Bu konuda ses verseniz?




Günün Sözü
 
Bir aileyi hayırsız evlat
Bir esnafı asık surat
Bir zengini arsız avrat
Bir şoförü aşırı sürat
Yıkar


Günün fıkrası
Akıllı bilgisayara
Adamın biri arkadaşıyla yemek yerken “kolumun ağrısından ölüyorum” diye dert yandı. Arkadaşı da “ilerde köşedeki marketin önüne yeni bir bilgisayarlı cihaz koydular.Üç dolara bir jeton alıyorsun, yanında getirdiğin idrar örnegini açılan kapaktan içeri veriyorsun, on saniye sonra neticeyi ve tedavi için yapman gerekenleri ögreniyorsun”demiş.
 
Adam hemen idrarını bilgisayara vermiş.10 saniye sonra yazılı olarak cevap gelmiş: “Kolunuzda bir cins eklem agrisi olan Teniselbo oluşmuş. Sıcak tutun, ağır işlerden kaçının, iki haftada düzelecek.” Adam, muzurca bu akıllı cihazı nasıl aldatalabileceğini düşünmüş.Bir miktar çesme suyuna köpek kılı, eski karısından kalan bir adet saç teli ve iki kızının idrar örneklerini eklemiş.,cihaza atmış.

10 saniye sonra yazılı yanıt gelmiş: 1. Çesme suyunuz çok kireçli. Bir filtre cihazi almayı düşünün. 2. Köpeğinizde kene var.Eczaneden özel bir şampuan alıp köpeğinizi yıkayın. 3. Eski eşiniz, evliliğiniz süresince sizi mütemadiyen aldatıyordu. 4. İkinci çocuğunuzun babası siz değilsiniz. DNA testi yaptırın. 5. Geceleri kolunuzun üzerine yatmaktan vazgeçmezseniz kolunuz iyileşmez. =)