Mahalle aralarına veya konutların üzerine monte edilen ve sürekli faaliyette olan baz istasyonları çevresini elektromanyetik alana maruz bırakmakta, alıcı-verici antenleri sayesinde elektromanyetik dalgayı (sinyali) alma ve gönderme işlemi yapmakta, radyasyon ve/veya radyofrekans elektromanyetik dalgalar yaymaktadır.
Baz istasyonları yetkili bir makam tarafından denetlenmeden herhangi bir ölçüm yapılmadan, uluslararası kriterlere göre güvenlik mesafesi tespit edilmeden yani elektromanyetik alan şiddet değeri tespit edilmeden ve/veya elektromanyetik alan şiddeti limit değerleri hiç belirlenmeden tamamen keyfi bir şekilde toplu yaşam alanlarının içine bir hastalık ve hatta ölüm makinası olarak yerleştirilmektedir.
WHO, NGO, GENELEC, ICNIRP, IEEE, IRPA ve benzeri uluslararası kuruluşların bu konuda belirlediği standart test, ölçüm limit ve kaideleri hiçe kaale alınmadan gelişigüzel ve sadece maddi kazanç güdüsüyle ülkemiz iki GSM şirketi tarafından baz istasyonları ile doldurulmaktadır.
Kurulan baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik alan şiddet değeri ve/veya elektromanyetik alan şiddet limit değeri normal standartların yani ICNIRP (Uluslararası İyonlaştırıcı Olmayan Radyasyondan Koruma Komitesi)’nin belirlediği limit değerlerinin çok üzerinde olduğu için herhangi bir dış denetim kurumu tarafından dahi ölçümleri yapılmamaktadır. Devlet de bu noktada sessiz kalmakta ve bunları ölçecek resmi birimler kurmamaktadır.
Baz istasyonlarının bulunduğu geniş bir alan içerisinde bulunan canlıların sağlığını ciddi şekilde etkilemekte ve zarar vermektedir. Bilimsel araştırmalar neticesinde ortaya çıkan gerçeklere bakıldığında baz istasyonları yaydıkları elektromanyetik dalgalar nedeniyle insan sağlığına ciddi zararlar vermekte, bölge insanlarını sürekli hastalık riski ile karşı karşıya bırakmakta ve insanlar üzerinde semptomlar yaratmaktadır. Yapılan çeşit türlü tıbbi araştırmalar ile baz istasyonlarının insan üzerinde yarattığı olumsuz etkilerinin bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:
a) İnsan dokularında ısınma yapar (Termal Etki).
b) İnsan doku hücrelerinin yapısını bozar (Kimyasal Etki).
c) İnsan hücrelerinde büyük moleküllerin yani proteinlerin deforme oluşu hücre zarlarının birbirine yapışması, hücre zarlarında deliklerin açılması, sinir zarlarının bozuluşu insan sağlığında değişik etkiler yaratır.
d) Uykusuzluk, sinirlilik, unutkanlık, depresyon, baş ağrısı ve dönmesi gibi etkiler ile Alzheimer Hastalığı ve Parkinson (Titreme) gibi tehlikeli beyin hastalıkları görülebilmektedir.
e) Yayılan dalgaların 3 tür kanser yapıcı etkisi vardır. Birincisi kendisi kanser yapar; İkincisi kanser yapıcı maddelerin hücreye girişini hızlandırır; Üçüncüsü ise varolan ama gizli kalmış kanserin gidişini hızlandırır.
f) İşbu dalgalar çocukların küçük vücudunda rezonans(titreşim) yapar. Bu şekilde zararlı etkileri daha da artar. Çünkü küçük çocuklar büyüklere göre daha yüksek oranda enerji soğururlar. Elektromanyetik dalgalar ani beşik ölümlerine de neden olabilir.
g) Baz istasyonlarının yaydığı radyofrekans elektromanyetik dalgalarına maruz kalanlarda rastlanan ve/veya en sık rastlanan semptomlar baş ağrısı, baş dönmesi, uykusuzluk, sinirlilik, konsantrasyon bozuklukları, unutkanlık, depresyon, huzursuzluk, el titremesi çocukların genetik yapılarına zarar verme, insanda kanser riskinin artması, doğum kusurlarının artması, yetişkinlerde beyin ve kan kanserleri, üreme özelliklerinin yitirilmesi, kalp sağlığı sorunları, stres düzeyinde artış, kan basıncında artış, uyku bozuklukları ve benzeri bilimum sağlık sorunları.
h) Elektromanyetik alanlara maruz kalmak belirli hücre tiplerinde gen, DNA ve kromozomlar üzerinde hasara yol açabilir.
i) Bağışıklık sistemini zayıflatır, kırmızı kan hücrelerinde deformasyona yol açar.
j) Elektromanyetik alanlara aşırı hassasiyet sonucu ayrıca halsizlik, stres, ciltte yanma ve batma hissi, acı, alerji, göz yanması, kalp ritim bozukluğu, denge kaybı ve benzeri problemler insan sağlığında oluşabilir.
k) Beyin tümörü ve akustik nöromaya (duyma sinirlerinde tümör) sebep olabilir. Beyin tümörü riskini normalden 5 kat fazla artırmaktadır.
l) Beyin hücrelerinin ölümüne yol açar ve kan ile beyin arasındaki koruyucu duvara zarar verir. Dolayısıyla beyni dışarıdan gelen zararlı etkilere açık hale getirir.
m) Çocukta kansere sebep olabilir. Çünkü çocuklar daha çok etkilenir.
n) Sperm yaşını azaltabilir.
o) Bitkinlik, mide bulantısı, kalp çarpıntısı ve kulak çınlaması gibi birçok rahatsızlığa sebep olabilir.
Baz istasyonlarının yarattığı sağlık sorunları saymakla bitmemekte, fiziki rahatsızlıklar yanında insan psikolojisini de önemli derecede bozmaktadır. Sırf baz istasyonunun varlığı varlığı, yaşam alanına yakınlığı, meskun mahal içerisinde bulunması, yani sadece baz istasyonunun yakın varlığı dahi insanın ruh sağlığında bozulmalara ve/veya olumsuz etkilere sebep olmaktadır, şöyle ki;
a) Sağlık bakımından insanda büyük endişe taşımasına, psikolojik olarak yaşamların olumsuz biçimde etkilenmesine, bunun da insanın psikolojik yapısında tedirginlik ve ümitsizlik yaratmaktadır.
b) Yaşam alanı yakınındaki baz istasyonu nedeniyle sağlık açısından ek endişeler taşınmasına sebep olunmakta; söz konusu baz istasyonları psikolojik olarak yaşamları olumsuz biçimde etkilemekte tedirginlik, kaygı, korku ve endişe gibi psikolojik sorunlar ortaya çıkarmakta ve/veya insanı paranoyaya sokmaktadır.
İnsan sağlığı üzerindeki olumsuz ve bozucu etkilerinin ortaya çıkmasından sonra çağdaş ülkelerde Baz istasyonları hakkında çeşitli tedbirler alınmış ve alınmaya da devam etmektedir, şöyle ki:
a) Avrupa’da kanserli hastaların elektromanyetik alanlara maruz kalması ve/veya cep telefonu kullanmaları doktorlar tarafından yasaklanmıştır.
b) ABD’de çevre koruma ajansı olan EPA, elektromanyetik dalgaları ve/veya mikrodalgaları kanser yapıcı olarak ilan etmiştir.
c) ABD’de ve/veya Avrupa’da ve/veya bazı ülkelerde yeni düzenlemeler ışığında meskun mahaller içerisine ve/veya evlerin üzerine baz istasyonu dikilmesi yasaklanmıştır.
d) Polonya’da laboratuar ortamında elektromanyetik dalgaların kanser yaptığı kanıtlanmıştır.
e) Türkiye’de 2012 yılında baz istasyonlarının şehir dışına taşınması yönünde yüksek mahkeme (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı) kararı çıkmıştır.
Av. Barış Mamalı
Hukukun Üstünlüğü Hareketi Başkanı
