Daha önceki bir yazımda belirttiğim gibi, DP ve Ulusal Güçlerin birleşmesinden  çok kısa sürede seçime girilmiş, 28 Temmuzda yapılan seçimlerde de oldukça önemli bir başarı sağlanmış ve hemen akabinde de koalisyon ortağı olunmuştu.
Dolayısı ile bu yoğun süreçte, Ulusal Güçlerden DP’ye gelen arkadaşlarımızın oryantasyonu için yeterli zaman bulunamamıştı.
Bu süreçte de her iki taraftaki arkadaşlarımızın bir kısmında hazım sıkıntıları yaşandığı bir gerçek.
Bu da son derece normaldi.
Daha düne kadar ayrı mevzilerde mücadele eden insanlardan, geçmişlerini unutarak bir anda aynı potada kaynaşmalarını beklemek insan aklı ile alay etmek olurdu.
DP-UG ile problemleri olan malum kesimler ve yazar çizer takımı DP-UG deki küçücük kardeş serzenişlerini bile abartarak, sanki DP-UG bölünüyormuş havası içerisinde kamuoyuna aktarmaya çalıştı.
Geçtiğimiz pazartesi günü DP-UG Parti MYK sı toplandı. Sorunlar masaya yatırıldı ve büyük oranda da halledildi.Ki başka türlü olması mümkün değildi.
Şimdi önümüzde atamalar konusu var.
DP-UG, mümkün olduğu kadar kendisine bağlı Bakanlıklarda işini bilen ve geçmiş dönemde partizanca işler yapmamış kişileri sırf yerlerine DP-UG li birisini atayabilmek için görevlerinden almayacak. Atayacağı kişilerde, zaten şu anda müşavir olan ve yıllardır kızakta bekleyen kişilerden olacak.
Dolayısı ile Devletin sırtına yeni bir kambur eklenmeyecek.
Öte yandan istihdam konusu mevcut Hükumetin en büyük sorunu.
Geçmiş UBP Hükumeti Ekonomik Programda öngörülen kontenjanı doldurmakla kalmadı 2014’ün kontenjanından bile büyük oranda istihdam yaptı.
Devlet, şu anda bir çok okula hademe bile istihdam yapamayacak durumda. Çare olarak içerden nakil yapmak sureti ile bu sorunun üstesinden gelinmeye çalışılacak.
DP  7 yıldır, CTP ise 4 yıldır muhalefette olan bir parti.Dolayısı ile her iki partinin de tabanları ciddi beklenti içerisinde. Ama pasta ortada. Bu pastayı büyütmeden dışardan kimseye dilim vermek mümkün değil.
Pastayı büyütmek, elbetteki  mevcut Hükumetin görevi.
Yalnız, bunun için ortak projelere, zamana ve uyumlu çalışmaya ihtiyacı var.
Aslında her iki Partinin de bu konuda önceden hazırlamış oldukları ciddi projelerinin olduğunu biliyoruz..
Önemli olan, bu projeler konsusunda önce birbirlerini ikna edip, onların ortak proje haline gelmesini sağlamaları ve şaffaf bir şekilde bunları kamuoyuna açıklayarak, kamuoyundan da gerekli zaman avansını almaları.
Bunun dışında önümüzdeki haftadan itibaren Hükumet Programında yer alan bir kısım reform içerikli yasal ve anayasal düzenlemeler için de start veriliyor.
Siyasi Partiler, seçim ve halk oylaması kanunları  gibi bazı kanunlar süratle ele alınacak ve halka verilen taahütler sırası ile yerine getirilecek.
Takdir edersiniz ki,Hükumetin işi kolay değil.
 Batmış ve bitmiş bir devleti ayağa kaldırmak  kolay mı?
 
Prof. Erhan Arıklı